Konu iki tonlu saatler olunca ya ‘çok seviyorum’ ya da ‘nefret ediyorum’ cevabı alıyoruz. Peki neden?
İki tonlu saatlerden nefret eden koleksiyoner sayısı, en az onları sevenler kadar çok. ‘Model, tasarım benim için çok önemli, tabii ki değerlendiririm’ diyen kişi sayısı oldukça az. Hal böyle olunca iki ton ne demektir, sevenler neden sever, nefret edenlerin nedenleri nelerdir diye düşünmeden edemiyor insan. Onları sevenlerden aldığımız cevap; spor saatle klasik elbise saatinin mükemmel karışımı olduğu yönünde. Nefret edenlerse tam olarak aynı cevabı, farklı bir bakış açısıyla veriyor; zayıf bir uzlaşı modeli olarak değerlendiriyor.
Tüm bu tartışma devam ederken en parlak dönemini 1990’lı yıllarda yaşayan iki tonlu saatlerin, lüks saatçilikte nasıl bir yeri olduğunu ve bilmeyenler için iki tonun ne demek olduğunu kısaca açıklayalım.
Her ne kadar saat sektöründe birçok terim bulunsa da iki tonun tam bir tanımı bulunmuyor. Bu terim aslında renklendirmeyle ilgili. Genellikle renkli altınla kombine edilmiş çelik için kullanılsa da çok sayıda farklı kombinasyon için de duyabilirsiniz. Beyaz ve sarı altın, titanyum ve altın, tantal ve altın gibi farklı markaların ürettiği farklı modelleri lüks saat sektöründe görmek mümkün. Üst düzey markalar, iki tonlu saatler için 18K altın kullanırken daha uygun fiyatlı markalar, altın kaplamayı tercih ediyor.
Bu saatlerle ilgili kesin olan bir şey varsa o da güçlü renk kontrastı yarattığı gerçeği. Yalnızca kontrast yaratmakla kalmıyor; kıymetli bir metali daha az kıymetli başka bir metalle birleştirerek farklı bir noktaya çekiyor. Tüm bunların ışığında iki tonlu saatlerin, çelik modellerden pahalı, komple altın modellerden daha uygun fiyatlı olduğunu söyleyebiliriz. Böylece saat koleksiyonerlerine favori saatlerinin, yüksek bir meblağ ödemeden şık bir versiyonunu alma şansı sunuyor.
İki tonlu saatler için alıcının ödemesi gereken ekstra ücret, sıklıkla modele eklenen kıymetli metallerin bedelinden daha fazla. Buna karşılık farklı bir görünüm kazanan modellerin, dönem içinde yüksek fiyat artışları göstermemesi nedeniyle koleksiyoner için de büyük bir fark yaratmıyor.
Siz iki tonlu saatlerle ilgili neler düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bizimle paylaşmayı unutmayın.