Hamilton Khaki Field Mechanical ile mekanik saat dünyasında fiyat/performans oranının sınırlarını zorlamaya hazır mısınız?
Markalar, modeller, ince işçilikle hazırlanmış kasalar, kadranlar, detaylarıyla kendine hayran bırakan mekanizmalar ve tabii sürekli artan fiyatlar... Hep daha iyisini, daha fazlasını istiyoruz. Onlar da bizden daha fazlasını istiyorlar. Saat dünyasında bir sondan bahsetmek imkânsız. Bu işin sonu yok ve daha da kötüsü, belirli bir seviyeden sonra ilerlemek git gide zorlaşıyor. Seviye artmasa dahi, yeninin cazibesi çoğu zaman müşterinin aklını çelmeye yetiyor.
Hele hele sektörün içindeyseniz durum daha da vahim bir hale geliyor. Yüzlerce binlik hatta milyonluk saatlerle işinizin bir parçası olarak “oynamak” bir zaman sonra hissizleşmeye yol açıyor. Çözüm ise çok kolay, başladığınız noktaya geri dönmek. En azından bir süreliğine algınızı, bakış açınızı değiştirmek için baştan başlamak. İşte tüm bu arayışlar sonucunda Hamilton Khaki Field ile tanıştım. Aslında bu ilk tanışmam değildi, daha önce inceleme fırsatım olmuştu ancak bu sefer kendisiyle “ciddi” düşünmeye başladım.
Hamilton, saatler arasında, marka stratejisi gereği giriş ve orta seviye denilebilecek bir kategoride kendini konumlandırıyor. Ben de çıkış noktası olarak bu segmenti seçtim. Bütçemi sarsmadan, hem yeni başlayanlara hem de benim gibi sil baştan yapacaklara uygun model arayışım neticesinde geldiğim nokta, bende tahminimin çok ötesinde bir tatmin duygusu yarattı.
Khaki Field serisi uzun yıllardır Amerikan üreticinin koleksiyonunda bulunan bir aile. Bu sene içerisinde gerçekleşen son güncelleme ile Khaki Field Mechanical versiyonu o kadar “doğru” bir kıvama ulaşmış ki hayranlık duymamak elde değil. Her ne kadar saatin sahip olduğu askeri kökenler, anti-militarist kişiliğime aykırı düşse de modelin yalın ve sağlam duruşuna karşı kayıtsız kalmak pek mümkün değil.
Peki, neden Hamilton Khaki Field Mechanical’ın hem markanın ürün gamı hem de diğer saatler arasında bu kadar özel olduğunu düşünüyorum? Her ne kadar zevkler ve renkler olarak nitelendirilse de büyük kasa çaplarından, birkaç marka hariç, hoşlanmıyorum. Mümkünse şu işi Panerai’ye, IWC Big Pilot’a AP ROO’ya bıraksınlar. 38mm’lik ölçüsüyle Hamilton Khaki Field tam olarak olması gereken ölçüde olduğunu hissettiriyor. Safir kristal cama ve kapalı arka kapak tasarımına sahip saatin su geçirmezlik değeri 50 metre olarak belirlenmiş. Derinliklere doğru dalmadığınız sürece hiç sorun teşkil etmeyecek bir değer. 100 metre’ye kadar dayanıklılık olsa daha mı başarılı olurmuş derken bunun saate ekleyeceği kalınlık ve maliyeti düşünüp derhal vazgeçiyorum.
Khaki Field Machanical’in mat paslanmaz çelik ve toprak rengi PVD kaplama paslanmaz çelik olmak üzere iki farklı kasa, siyah, kahverengi, beyaz ve yeşil olmak üzere de dört farklı kadran seçeneği bulunuyor. Kadran son derece kolay okunabilir ve her koşulda görünebilir tasarlandığından, okunabilirlik ile ilgili hiçbir sorun yaşamamanız garanti altına alınmış.
Saatin kalbinde Swatch Grup bünyesinde iş yapan ETA’nın yalnızca Hamilton için ürettiği kurmalı mekanik kalibre H-50 yer alıyor. 25200vph’de çalışan kalibrenin 80 saatlik güç rezervi için söylenebilecek tek kelime “etkileyici”. Takvim komplikasyonu bulunmayan modelde senkron zaman ayarı yapmak, tepeyi çekince duran saniye kolu sayesinde son derece kolay.
Hamilton Khaki Field Mechanical, kahverengi ve yeşil tonlarında hem deri hem de kumaş NATO tarzı kayışlarla satın alınabiliyor.
Şimdi gelelim en önemli kısma. Hamilton bu modeli için 475 ile 585 CHF arasında değişen liste fiyatları belirlemiş. Ölümsüz, özgün ve karakterli bir tasarım ile son derece sağlam in-house bir mekanizma karşılığında istenen meblağ bence uygundan da öte olarak nitelendirilmeli. Mekanik saatlerin zevkli dünyasına ister yeni giriyor olun, ister sadece bir değişiklik yapmak isteyin, her saat severin bu modeli mutlaka yakından görmesi gerektiğini düşünüyorum.