Blancpain, uzun yıllardır yakın markajımda bulunan markalardan biri. Sadece yüksek kalite ve şık çizgileriyle değil, pazarla(yama)ma stratejisiyle de senelerdir dikkatimi çekiyor. Böylesine köklü bir tarihe sahip ve olağanüstü kalibrelerle horoloji sayfalarına adını altın harflerle yazdıran bir marka nasıl bu denli düşük bir popülariteye sahip olur, anlamak pek kolay değil. Az bilinirlik ve düşük üretim adedi aynı zamanda özgünlük ve sürüden ayrılabilmenin haklı gururunu da yaşattığından benim gibi düşünenler için Blancpain saygın bir alternatif halini alıyor.
Şu anda Swatch Group bünyesinde faaliyetlerine devam eden marka için Fifty Fathoms serisinin yeri bambaşka. Dünyanın ilk dalgıç saati unvanını Rolex Submariner ile muallâk bir şekilde paylaşan serinin en güncel modeli “Bathyscaphe” markanın belki de son yıllarda çıkardığı en dikkat çekici ve beğenilen saatlerden. Fifty Fathoms Bathyscpahe, adını aldığı Fifty Fathoms modelinden görsel ve teknik çok sayıda farkla rahatlıkla ayırt edilebiliyor.
Bathyscaphe yeni tasarlanmış bir saatten ziyade, eski bir modelin yeniden üretimi olarak adlandırılabilir. 1960’lı yıllarda askeri gereksinimler üzerine yoğunlaşan Blancpain’in bu özel modeli orijinal modelden fazlasıyla esinlenilmiş çizgilere sahip. İncelediğimiz model, tamamen fırçalanmış 18K pembe altın kasada sunuluyor. Üzerindeki işçilik Blancpain gibi bir markadan bekleneceği üzere olabilecek en üst seviyede. 43mm x 13,5mm ölçüler ise spor karakterli bir model için gayet makul. Özellikle 45,5mm’lik çapa sahip orijinal Fifty Fathoms’tan sonra Bathyscaphe çok daha takılabilir ve konforlu bir saat izlenimi yaratıyor. Efsanevi safir kristal bezelin yerini daha naif görünümlü seramik bezel almış olsa da, saat hem teknik hem de görsel açından başarılı duruyor. Bezelin dönme hissi ise alışkın olduğumuzdan biraz daha farklı, klikler daha sert ve tok bir his yaratıyor. Kurma kolu kolayca kavranabilecek boyutlarda ancak fazlaca dışarı taştığından elinizin üstünü daha ilk dakikalarda kazımaya başlıyor. Kadran ve kollardaki sadelik, rahat okuma adına başarılı bir seçim olarak aklımda yer etti ancak SuperLuminova kaplı alanların küçüklüğü de saatin karanlıkta okunabilirliğini azaltan unsurlardan. Kadrandaki ışık oyunları ise tek kelimeyle muhteşem. Kasa işçilik itibariyle köşeli yüzeylere sahip ve bu köşeler öylesine keskin ki, en ufak bir darbede deforme olup kullanıcının gözüne takılacak izlenimi veriyor ama görsellik kategorisinden hanesine bir puanı daha eklemeyi de başarıyor.
Saatin arkasını çevirdiğimizde kullanıcısını şaşırtan bir
görüntüyle karşılaşıyoruz. Saat anti-manyetik özelliğe sahip
olmasına rağmen safir kristal camlı arka kapağa sahip. İşte burada
üstün Blancpain mühendisliği devreye giriyor. Modelin su
geçirmezlik düzeyi 300 metre ile sınırlandırılmış.
Arka cam kapak sayesinde pek fazla süslemesi bulunmayan ancak bir mühendislik şaheseri olan in-house otomatik Caliber 1315’i izleme fırsatı buluyoruz. 227 parçadan oluşan 35 taşlı kalibre 28800vph’de çalışıyor ve 5 gün güç rezervine sahip. Tam da bu noktada mekanizmanın hassasiyet değerinin günlük +2 saniyeyi geçmediğini belirtmekte fayda görüyorum.
İncelediğimiz model NATO kayış ile beraber geliyor. Aynı modelin yelken bezinden üretilmiş kayış seçeneği de bulunmakta. NATO kayış piyasadaki muadillerine göre çok daha kaliteli bir his verse de en nihayetinde polyester kumaştan bahsediyoruz. Diğer kayış versiyonunun yanında hediye olarak verilseydi daha güzel olabilirdi.
Şimdi gelelim saatle ilgili en can alıcı noktaya. Liste fiyatı
itibarıyla Blancpain Fifty Fathoms Bathyscaphe modeli diğer
üst düzey rakipleriyle kıyaslandığında fiyat olarak maalesef
oldukça üst bir noktada sıkışıp kalıyor. Özel bir markanın özel bir
modeli olarak düşünüldüğünde güzel bir seçenekken, mantık
çerçevesinde çok daha hesaplı ve performanslı alternatifler bulmak
mümkün.
