Havacılık temalı saatlerin vazgeçilmez adresi Breitling, ikonik modeli Navitimer’ın bu sene içerisinde tanıtılan yeni all-black modeli Breitling Navitimer 46 Blacksteel ile mercek altında.
İsminden de anlaşılacağı üzere Breitling Navitimer 46 Blacksteel modeli 46mm çapında bir kasa ile sunuluyor. Doğru ayarlanmış proporsyonları sayesinde orijinal modelin belirli bir ölçek ile büyütülmüş hali gibi duran modeli kasasında, markanın son dönemde sık sık ön plana çıkarttığı Blacksteel denen alaşım kullanılmış. Normal paslanmaz çelik alaşımına eklenen karbon tabanlı materyaller sayesinde karartılmış bir hava sunan bu yeni malzeme, markanın ürün grupları içerisinde yavaş yavaş yayılıyor.
Bu başlıkta biraz kendi fikirlerimden de bahsetmek istiyorum; Şahsen siyah saatlerden çok da haz eden bir saatsever değilim ancak özellikle konsepte hayat veren siyah rengin elde edilmesiyle ilgili gelişen teknolojilerden ötürü de gayet memnunum. Seramik bence hala siyah saatler için en başarılı alternatiflerden biri ancak seramiğin yanında kaplama konusunda da baya önemli yol kat edildiğini düşünüyorum zira kendi kullandığım 7 yıllık Ulysse Nardin Marine Master Black Ocean saatimin kasasında, hatta klipsinde dahi tek çizik yok... Lakin mevzu dayanıklılık veya malzeme ile ilgili değil sadece... İşin bir de estetik boyutu var ve bazı saatler bu konuda başarılı olurken bazıları olamıyor. İşte bu noktadan baktığımda açıkçası Breitling Navitimer 46 Blacksteel modelini bu all-black konseptine ev sahipliği yapacak bir model olarak göremiyorum. Navitimer belli bir amaca hizmet etmek için tasarlanmış, profesyonel bir model... Günümüzdeki kullanılabilirliği ne kadar azalırsa azalsın, ben hala bu tür modifikasyonlar için fazla klasik ve kült bir model olduğuna inanıyorum.
Tıpkı serinin tüm modellerinde olduğu gibi Breitling Navitimer 46 Blacksteel modelinde de dönebilen hesap cetveli formunda tasarlanmış bezele yer verilmiş. 1952’de tanıtılan ilk Navitimer modelinde olduğu gibi, bu bezel havacılık ile ilgili çeşitli ölçüm ve hesaplamalar için kullanılıyor. Kasanın sağ tarafında yer alan ayar tepesi ve kronograf butonları da siyah tasarlanmış. İki yüzünde de yansıma önleyici kaplamaya sahip safir camların yer aldığı kasanın su geçirmezlik değeri ise günümüz standartlarında bir pilot kronograf saat için bile oldukça zayıf bir değer olan 30M ile sınırlandırılmış.
Kadran tasarımı da orijinal modelden izler taşıyor ancak orijinalde tri-compax ( üç ayrı alt kadran ) formasyonunda hazırlanan kadran Breitling Navitimer 46 Blacksteel modelinde yerini bi-compax ( iki alt kadran ) tarzına bırakmış. Saat 3 noktasında yer alan kadrandan kronograf özelliğinin 30 dakika sayacı, saat 9 noktasındaki alt kadrandan ise küçük saniye fonksiyonu izlenebiliyor. Saatin bir diğer özelliği olan tarih fonksiyonu ise –benim de şahsi favorim olan – saat 6 noktasına gizlenmiş. Tarih diskinin siyah zemin üzerine beyaz font ile tasarlanması ise siyah kadranın bütünlüğünün korunmasını olumlu etkilemiş. Kadran ve kollara başarıyla eklenen kırmızı detaylar ise saatin all-black görüntüsüne dengeli bir hareket getirmiş.
Saatin içerisinde, markanın kendi tasarımı ve üretimi olan Breitling Caliber Ref. 01 kullanılmış. Tam kurulumda toplam 70 saatlik güç rezervi sunan COSC sertifikalı mekanizmanın çalışma hızı da 28800vph olarak ayarlanmış. Konsepte uygun olarak siyah şekilde tasarlanan rotoruyla oldukça şık bir görüntü sunan mekanizma, arka kapakta yer alan safir bölme sayesinde izlenebilir hale gelmiş.
Yeni modelin siyah kasasından sonra en çok dikkat çeken kısmı ise şüphesiz kauçuk kayışı... Uçak lastiği desenine sahip kayış siyah renkte kauçuktan üretilmiş. Katlanır klips ile beraber sunulan kayış konfor anlamında başarılı olduğu kadar konsepte uygun tasarımıyla da dikkat çekiyor.
Genel olarak saati beğendiğimi söyleyebilirim. Ancak beğendiğim noktalara baktığımda saatin Navitimer kimliğine ait pek de bir şey göremiyorum. Breitling’in geliştirdiği Blacksteel alaşım açık ara şimdiye kadar gördüğüm en başarılı siyah tonu... Uçak lastiği desenli kayış estetik olarak fevkalade olduğu gibi saatin havacılık bağlantısıyla da mükemmel uyum sağlıyor... Hatta normal koşullarda fazla büyük bulacağım 46mm çapındaki kasayı bile, siyah rengin kattığı kompakt görünümden ötürü başarılı bulduğumu da ekleyebilirim... Fakat tüm bunlara rağmen Navitimer’ın hala all-black konsepti için doğru bir tercih olduğunu düşünmüyorum.
