Drive de Cartier

Drive de Cartier

Cartier-logo.png

İsmi lüks kavramı ile beraber anılır hale gelen dünyaca ünlü marka Cartier’in, saatseverlerle olan ilk buluşmasını SIHH 2016 bünyesinde gerçekleştirdiği yeni modeli Drive de Cartier ile birlikteyiz.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-1-.jpg

İnceleme kısmına geçmeden önce, Cartier’nin son dönemlerde yaşadığı değişimden biraz bahsetmekte fayda var diye düşünüyorum zira markanın yakın zamanda tanıttığı yeni modellerinin arkasında bu değişimin etkisi çok büyük. Cartier tarihine çok bağlı bir marka. Bu özelliğini, tasarladığı hemen her üründe yer verdiği ortak detaylarla sunmayı başaran markanın arkasında bıraktığı lüks algısı ve bu algının sadık takipçilerinden oluşan hedef kitlesi ise bu başarının en güzel ispatı.

Tasarımlarında zengin tarihinden detayları kullanmayı bir tarz haline getiren köklü markada son zamanlarda yaşanan değişim ise dikkatlerden kaçmıyor. Özellikle 2008’de varlığını hissettirmeye başlayan bu değişim rüzgârı, Cartier’i bir tasarım evinden çok daha fazlasına dönüştürmeyi başarmış durumda.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-11-.jpg

Bu değişiklikten bahsederken teknik bazı detayları da dile getirmek iyi olur sanırım. Bundan yaklaşık 10 yıl önce La-Chaux-de-Fonds bölgesinde 30.000m2’lik dev bir üretim tesisi kuran marka, saat endüstrisinin önemli figürlerinden Carole-Forestier Kasapi’nin önderliğinde çalışmalarına hız verdi.

Kısa zaman zarfında ardı ardına ürettiği in-house mekanizmalarla bir anda saat endüstrisinin gündemine giren Cartier, sanat eseri etkileyiciliğine sahip modeli Mysterious Double Tourbillon’a hayat veren mekanizması Calibre 9454MC ile neler yapabileceğinin sinyallerini vermeyi de ihmal etmedi.

Drive de Cartier

SIHH 2016 bünyesinde ilk tanıtıldığı andan itibaren kendinden övgüyle söz ettirmeyi başaran Drive de Cartier ise markanın geçirdiği bu önemli değişim dönemini başarıyla açıklayan tasarımlardan biri olarak yerini aldı. Markanın klasikleşmiş ürün gruplarından farklı olarak geçmişten izler taşımayan modern bir tasarım olan Drive de Cartier, erkek müşterilerin şimdiye kadar olduğundan çok daha fazla önemsendiği yeni bir dönemin de başlangıcını müjdeleyen dinamik görüntüsüyle pek çok saatseverin alışveriş listesine üst sıralardan girmeyi de başardı.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004.jpg

İstanbul’un en seçkin alışveriş noktalarından İstinye Park AVM’de yer alan Cartier Boutique’e yaptığımız ziyarette beni en çok etkileyen model olan 18K pembe altın ve metalik koyu gri kadranlı versiyon olan Ref. WGNM0004 ile birlikteyiz.

Maskülen hatlara sahip kasa 18K pembe altından üretilmiş. Minder (Cushion) formunda tasarlanmış kasanın çapı 40mm. Günümüz trendleri doğrultusunda erkek modelleri için ideal sayılabilecek bir ölçü olan 40mm’nin minder formu nedeniyle benzer ebada ancak yuvarlak kasa formuna sahip bir saatten daha büyük durduğunu söylemek mümkün. Lakin bu durumun ne saatin konforuna ne de bilekteki duruşuna zerre olumsuz etkisi yok.

Kasanın kalınlığı ise 11.25mm olarak tasarlanmış. Drive de Cartier’i -kâğıt üzerinde- ince bir saat olmaktan uzaklaştıran bu ölçünün yine pratikteki hissedilirliği daha farklı zira kısa boynuz tasarımı saati kesinlikle olduğundan daha ince gösteriyor ve bu kalınlığın neredeyse tamamı arka kapak kısmında yoğunlaşıyor.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-5-.jpg

Cartier saatlerinin en önemli ayırt edici özelliklerinden olan zarif ve dengeli çizgiler, Drive de Cartier’nin tasarımında da başarıyla yerini alıyor. 

İncelememize konu olan versiyonun inanılmaz güzellikte bir kadranı var. Saat terminolojisinde “slate” olarak adlandırılan kadran, grinin iki farklı tonunda hazırlanmış bölümlerden oluşuyor. Markanın klasikleşmiş tasarım detaylarından stilize Romen rakamı indeksler ve kılıç formunda çalışılmış kollar da pembe altın tonunda tasarlanmış. Saatin zaman tutma dışında yegane fonksiyonu olan tarih penceresi saat 3 noktasına konumlandırılmış. Tarih penceresi, kadran bütünlüğünü başarıyla muhafaza eden gri zeminli tarih diskini çerçeveliyor.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-7-.jpg

Sekizgen formunda tasarlanmış ayar tepesi saatin zarafetiyle birebir örtüşen bir boyuta sahip. Ayrıca yine markanın sembolleşmiş detaylarından safir taş süslemesiyle de göz kamaştırıyor.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-3-.jpg

Sekiz minyatür vida ile kasaya sabitlenen arka kapağın ortasında safir kristalden üretilmiş şeffaf bir bölüm yer alıyor.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-4-.jpg

Drive de Cartier’e hayat veren mekanizma ise markanın in-house üretimlerinden Calibre 1904MC-PS. Saat ve tarih özelliğine sahip mekanizma markanın pek çok modelinde kullanılıyor. Referansında yer alan “PS” eklentisi ile küçük saniye (petite second) özelliğini de vurgulayan mekanizmanın marka bünyesinde tasarlanmış ilk in-house kalibre olduğunu da hatırlatalım.

Tam kurulumda 48 saat güç rezervi sunan mekanizma, dekorasyon konusunda da markaya yakışır detaylar barındırıyor. Tamamı Cotes de Geneve tarzında dekore edilmiş 27 taşlı mekanizmayı arka kapakta yer alan safir kristal bölmeden izlemek mümkün.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-8-.jpg

Saatin üzerinde kadran rengi ile mükemmel uyum sağlayan koyu gri deri kayış yer alıyor. Timsah derisi kayışın ucunda ise yine markanın klasik tasarımlarından olan katlanır klips bulunuyor. Görüntü olarak son derece başarılı duran 18K pembe altın klipsin, özellikle ayar ve açma/kapama konusunda kullanıcı dostu olduğunu söylemek zor ancak tasarım olarak o kadar başarılı ki insan bu basit dezavantajları rahatlıkla görmezden gelebiliyor.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-6-.jpg

Cartier benim için her zaman saat dünyasının en önemli markalarından biri oldu. Özellikle Santos, Pasha de Cartier ve Must de 21 modelleri ile benim beğenimi ve saygımı kazanan markanın son dönemde saatçilik kısmına yaptığı yatırımları görmek ise beni ayrıca memnun etti. Geçtiğimiz 10 yılda yaşanan bu önemli değişimin en başarılı tasarımlarından olan Drive de Cartier ise klasik otomobillerden esinlenen çizgileri ve güçlü duruşuyla markanın sadık takipçileri kadar Cartier’ye şimdiye kadar mesafeli duran saatseverleri de kendine hayran bırakmaya aday duruyor.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-10-.jpg

Markanin yine son donem yenilikleri arasinda ozel bir yere sahip olan Cle de Cartier de objektiflerimize takilan diger model oldu. Retro cizgileri ve ozgun ayar koluyla cikar cikmaz dikkatleri uzerine toplayan modelin, metal bilezik ile de son derece zarif durdugu asikar.

DR-VE-DE-CART-ER-WGNM0004-9-.jpg