Swatch Group’un Amerikan Ruhu’nu İsviçre Mühendisliği ile harmanlayan başarılı markası Hamilton, geçmişten izler taşıyan yeni profesyonel dalgıç saati Hamilton Khaki Navy Frogman ile inceleme köşemize konuk oldu.
Saatseverler ile ilk buluşmasını Baselworld 2016 kapsamında gerçekleştiren Hamilton Khaki Navy Frogman, markanın başarılı geçmişinde yer eden dalgıç saatlerine göndermeler yapan tasarım detayları ile dikkat çekiyor. Özellikle 1951 senesinde vizyona giren kült film “Frogmen”de kullanılan model ile benzerlikler gösteren saate gelin bir de yakından bakalım.
Daha önce de bahsettiğim gibi saat, markanın vintage dalgıç modellerini anımsatan detaylara sahip şekilde tasarlanmış. Bu duruma en bariz örnek ise Canteen tipi muhafazalı ayar tepesi olarak karşımıza çıkıyor. Bu karakteristik detay ile geçmiş modellere göndermeler yapan Hamilton Khaki Navy Frogman, modern çağın yeniliklerinden de nasibini fazlasıyla aldığını belli eden estetik ve teknik detaylara da yer vermeyi ihmal etmemiş.
Saatin 46mm çapındaki kasası titanyumdan üretilmiş. WR1000M gibi oldukça iddialı bir su geçirmezlik sunan modelin ön yüzünde yansıma önleyici kaplamaya sahip safir kristal cam yer alıyor. Saatin bezeli de titanyumdan imal edilmiş. Oldukça karakteristik bir form sunan bezelin insert kısmı ise alüminyum üzerine parlak kırmızı baskıya sahip şekilde tasarlanmış. Insert’ün hem renk hem de font seçimi açısından oldukça başarılı durduğunu söyleyebilirim lakin seramiğin saat endüstrisindeki kullanım alanı bu denli genişlemişken bezel insert gibi yıpranmaya son derece açık bir parçanın hala alüminyum üzerine serigrafi ile üretilmiş olmasını pek doğru bulmuyorum.
Saatin Canteen tipi ayar tepesi vintage temasıyla dikkatleri üzerine toplasa da kullanışlılık anlamında klasik vidalı ayar tepesi ile aynı konforu sunamıyor.
Masif tasarlanan arka kapak üzerinde son derece başarılı bir dalgıç işlemesi ve saat hakkında bazı bilgiler yer alıyor. Arka kapağı masif şekilde tasarladığı için Hamilton’a teşekkür etmek istiyorum zira dalgıç saatlerinde cam arka kapak bana biraz manasız bir detay gibi görünüyor.
Saatim WR1000M değerindeki su geçirmezliğine uygun şekilde Helium Release Valve de kasanın kenar kısmında yerini alıyor.
Saatin kadranı mat siyah renkte tasarlanmış. Özellikle yansıma konusundaki başarılı performansı açısından yerinde bir tercih olan mat siyah renk, markör ve kolların kontrast beyaz tonu ile bir araya gelince okunabilirliği son derece yüksek bir kadran görüntüsü elde edilmiş. Saat 12 noktasında yer alan büyük Arabik numeratör indeks dışında tamamı baton ve üçgen formunda tasarlanan indekslerin büyüklüğü hem saatin her ortamda rahat bir şekilde okunmasına imkân veriyor, hem de SuperLuminova fosfor malzemesinin tatbik edildiği alanı geniş tutarak karanlıkta da maksimum okuma kolaylığı sunuyor. Yelkovan üzerine yerleştirilen kırmızı çerçeve akrep/yelkovan ayrımının kolayca yapılmasını sağlarken, kırmızı uçlu saniye kolu ve kırmızı bezel insertü ile uyum içersinde bir görüntü oluşturuyor.
Saatin yegâne komplikasyonu olan tarih penceresi için saat 4 ile 5 arasında bir nokta seçilmiş. Şahsen tarih göstergelerinden hoşlanmadığımı pek çok kez dile getirmiştim. Bu fikrim hala aynı olsa da tarih fonksiyonundan vazgeçmek istemeyen kullanıcıların çoğunluğundan dolayı ( ve tarafsız olma gayretimden dolayı ) eleştirilerimi oldukça hafif bir şekilde belirtmeye özen gösteriyorum. Ancak mevzu bu saate geldiğinde söylemeden edemeyeceğim; tarih fonksiyonu saatin kadran bütünlüğünü ciddi şekilde bozuyor. Tarih penceresini yerleştirildiği nokta yetmiyormuş gibi bir de beyaz zemin üzerine siyah font kullanan Hamilton, bu konu özelinde maalesef olumlu bir yorumu hak etmiyor.
Saatin içerisinde son dönem Swatch Group markalarında sıklıkla rastladığımız 80 saat güç rezervi sunan ETA mekanizma yer alıyor. Hamilton’daki adıyla Caliber H-10, etkileyici güç rezervi ve hassas zaman tutma performansıyla bu modelin içine çok yakışmış.
Saatin üzerinde kauçuk bir kayış yer alıyor. Alışılmış kauçuk kayış tasarımlarından farklı olarak bu kayışın üst kısmında kadifeyi anımsatan bir yüzey yer alıyor. İşin ilginç olan kısmı ise bu yüzeyin kayışa sonradan eklenmiş bir parça değil, kauçuğun farkı bir şekilde işlenmesi sonucu elde edilmiş olması. Kayışın ucunda markanın pek çok modelinde gördüğümüz H harfini çağrıştıran titanyum toka bulunuyor.
Saatin koldaki duruşu fevkalade. Tool Watch karakterini başarıyla yansıtırken özgün tasarımlara pek de fırsat vermeyen dalgıç saati konseptine rağmen farklı bir çizgiyi yakalamayı başaran saat, titanyumdan üretilmiş kasası sayesinde büyük boyutundan beklenmeyecek derecede konforlu kullanım imkanı da sunuyor.
Baselworld 2016 ziyaretim sırasında fark ettiğim en önemli konulardan biri, Swatch Group altında yer alan giriş ve orta seviye markaların, fiyat/performans oranı açısından bakıldığında özellikle İsviçre Saat Endüstrisi’ndeki dengeleri etkilemesi muhtemel, çok başarılı modeller üretmiş olmalarıydı. Hamilton Khaki Navy Frogman bence bu duruma son derece uygun bir örnek zira 4350,00 Türk Lirası liste fiyatı göz önüne alındığında pazarda WR1000M su geçirmezliğe sahip, titanyum kasalı ve 80 saat güç rezervli otomatik mekanizmaya sahip benzer başka bir model daha olduğunu zannetmiyorum.
Bu arada aynı tasarımı daha kompakt ebatlarda ve farklı renk/kayış kombinasyonlarıyla görmek isteyen saat severleri de düşünen Hamilton ürün grubuna 42mm çapında modeller eklemeyi de ihmal etmemiş.
