İnce işçiliğin son derece önemli olduğu saatçilik sektöründe çalışan erkeklerin sayısının kadınlara kıyasla bu kadar fazla olması enteresan bir durum. Erkek egemenliği saat dünyasına da el atmış olmalı ki özellikle markaların kurulması ve yönetilmesi aşamalarında ekseriyetle erkeklerin yer aldığı bir dünyayla karşılaşıyoruz. Bunun yanında binlerce kadın çalışan, mekanik saatçiliğin zarif ruhunu narin parmaklarıyla yaşatmaya devam ediyor. İşte tam da bu sırada, Almanya’dan bir kadın saatçi, ezberleri bozmak için kolları sıvıyor.
Eva Leube, 1972 yılında Berlin’de doğuyor. 16 yaşındayken saatçilik eğitimi almaya başlıyor. 23 yaşına geldiğinde Hildesheim-Almanya’da bulunan okuldan yüksek lisansını da tamamlayarak mezun oluyor. Eva, ilerleyen yıllarda, Almanya, İsviçre, Güney Afrika, A.B.D ve Avusturalya olmak üzere birçok ülkede saat ustası olarak çalışıyor. Bu sırada da sayısız kol, cep ve masa saatini restore ederek hayata döndürüyor. Eva Leube, altı sene boyunca İsviçre Rolex’te eğitim alıyor ve çalışıyor. Arından Cape Town ve Sydney’de bulunan Rolex servislerinde görevini sürdürüyor.
Usta saatçi unvanına sahip Eva Leube, 2004 yılında İsviçre’ye dönüyor ve Ulysse Nardin’de çalışmaya başlıyor. Ulysse Nardin’de geçen iki yılın ardından, bağımsız saatçi Thomas Prescher ile birlikte retrograde göstergeli ve çok akslı tourbillon kalibreler tasarlıyorlar. Saatçilikle geçen 13 yılın ardından ailesine daha fazla zaman ayırabilmek için Avusturalya’ya dönen Leube, 2011’de yeniden Baselworld’e geliyor ve bu sefer saatçiliğin kalbinde kendi hayalini gerçekleştirmek için kolları sıvıyor.
Eva Leube hayalinde, bileğin etrafında bir mücevher zarifliğinde kıvrılan, kasasının dış hatlarıyla kibar bir kavis oluşturan ve özenle tasarlanmış bir mekanizma ile hayat bulan bir saat üretmek olduğunu söylüyor. Geliştirme ve üretim süreci tam dört yıl alan “Ari”, Eva Leube’nin hayalinin hayata geçirilmiş hali şeklinde karşımıza çıkıyor. Şaşırtıcı derecede karmaşık ve bir o kadar da göz alıcı...
Ari, bileğin kavisli formunu takip eden kasasının içine boylu boyunca yerleştirilmiş ve yine kavisli tasarıma sahip bir mekanizmadan güç alıyor. Kasa, safir kristal cam, mekanizma ve arka kapağın eğimli formu, Eva Leube’nin yenilikçi vizyonunu yansıtıyor. Isı ile mavileştirilen kollara sahip saatin her detayında, olağanüstü bir işçilik yer alıyor.
Benzersiz mimarisiyla öne çıkan mekanizma, yukarıdan aşağıya doğru konumlandırılan balans çarkı, küçük saniye göstergesi, akrep-yelkovan ikilisi ile birlikte Eva Leube imzalı zemberek ve kurma kolu çarkından oluşuyor. Kasanın ve mekanizmanın eğimli formunun tadına varılabilmesi için, kasanın yan kısımlarında da yine safir kristalden üretilmiş pencerelere yer verilmiş.
Ari, sipariş üzerine üretilen özel bir saat. Eva Leube, bu model için platin ve 18K altın seçeneklerini sunuyor. Kadran, daha doğrusu mekanizmayı bir arada tutan metal plakalar, yine altından üretiliyor. Saatin kasa ölçüleri ise 52,44mm x 21,6mm x 8,45mm.
15mm çapında balans yayına sahip, 18 taşlı/209 parçalı elden kurmalı mekanizma, 18000vph frekansında çalışıyor ve tam kurulumda 40 saatlik güç rezerv süresi sunuyor. Dişli takımı için Record 302 kalibre baz olarak alınmış ve yüksek seviyede modifikasyona maruz bırakılmış. Mekanizmanın işlenmesi kısmında Leube’ye John W. Thompson destek veriyor.
Saate sahip olmak isteyenlerin Zürih’te bulunan Eva Leube ile direkt olarak iletişime geçmesi gerekiyor. Böylece, potansiyel kullanıcı, olası kişiselleştirmeler için de doğrudan üretici ile fikir alışverişi yapma ayrıcalığını yaşayabiliyor. Bu özel saate sahip olmak için 100.000 Euro’nun üzerinde bir bütçeye ve saatin sizin için üretilmesi için gerekli olan zaman kadar beklemeye ihtiyacınız var.
