Safir kristal malzemeden yapılmış ilk modelini 2016 senesinde saatseverlerin beğenisine sunan Hublot, geride bırakmaya hazırlandığımız 2017’nin başlarında tanıttığı ikinci safir modeli Hublot Big Bang UNICO Magic modeli mercek altında.
Hublot’un “Art of Fusion” yani füzyon sanatı olarak tanımladığı mottosuyla uyumlu bir şekilde geleneksel saatçiliğin sınırlarını yeni ve alternatif malzemelerle zorlamaya devam ediyor. Betondan tantala uzanan geniş malzeme yelpazesi içerisinde özel bir yeri olan safir kristal ise, markanın bu konuda nelere kadir olduğunu gözler önüne seriyor.
Hublot Big Bang UNICO Magic Sapphire, markanın bu kulvarda tasarladığı üçüncü model. Hublot ürün grubunda kendini gösteren ilk safir kristal model, 2016 senesinde saatseverler buluşan ve çıkar çıkmaz büyük ilgi gören Big Bang Sapphire olmuştu. Kayışından kollarına kadar “şeffaf” konseptine uygun şekilde tasarlanan modeli, adete onun negatifi olan Big Bang Sapphire All Black takip etmişti. Bugün incelememize konu olan Big Bang UNICO Magic Sapphire ise, bu grubun son modeli olma özelliğini taşıyor.
Platform olarak bakıldığında geçmiş modellerle ortak bir altyapıda tasarlandığı izlenimini veren Big Bang UNICO Magic Sapphire aslında oldukça önemli güncellemeler içeriyor. Modelin kasası, önceki versiyonlarda olduğu gibi, yine 45mm çapında ve klasik Big Bang tarzında hazırlanmış. Estetik anlamda benzer bir duruş sergileyen kasa, geçmiş modellerdeki çok bileşenli yapıdan uzak, daha sade bir konstrüksiyon ile tasarlanmış. Önceki modelde yer alan titanyum parçalar, yeni modelin kasasında yer almıyor. Ha keza, çok parçalı bezel ve arka kapak tasarımı da yine modelin kasasında bulunmuyor. Bu yeni az bileşenli yapı sayesinde şeffaflık konseptini bir klik ileri taşıyan Hublot, dayanıklılık konusunda da önceki versiyonlardan daha başarılı bir tasarıma imza atmış.
Big Bang UNICO Magic Sapphire, iskelet formunda tasarlanmış bir kadran ile geliyor. Kadranın tasarımında ağırlıklı olarak siyah ve antrasit tonlardan faydalanılmış. Şeffaf kasa ile kontrast bir görüntü sunan kadranın saat markörleri için büyük rakam indeksler tercih edilirken, kollar kılıç tarzında hazırlanmış. Kırmızı detaylarla sportif ve hareketli bir duruş sergileyen kadranın perfore kısımlarından görünen mekanizma bileşenleri ise tasarıma endüstriye bir boyut getirmiş.
Modelin içerisinde, farklı Big Bang versiyonlarından aşina olduğumuz Caliber HUB 1242 görev yapıyor. 4Hz hızında çalışan otomatik mekanizma, zaman tutma ve tarih göstergesi fonksiyonlarının yanında bir de Flyback özellikli kronograf modülüne yer veriyor. Markanın kendi tasarımı ve üretimi olan HUB 1242 tam kurulumda 72 saatlik güç rezerv süresi sağlıyor.
Modelin üzerinde, kadran tasarımı ile yakalanan kontrasta uygun şekilde tasarlanmış, siyah kauçuk kayış yer alıyor. Kayışın ucunda ise Hublot imzalı titanyum katlanır toka bulunuyor.
Hublot Big Bang UNICO Magic Sapphire (Ref. 411.JX.1170.RX) sadece 500 adet ile limitli üretiliyor ve €57,100 etiket fiyatıyla satışa sunuluyor. İncelemeye konu örneği görüntüleme fırsatı sağlayan Hublot Boutique ailesini her zamanki destek ve misafirperverliklerinden ötürü teşekkür ediyoruz.