Hublot, Big Bang serisiyle spor saatler arasında haklı bir üne sahip. In-house Unico mekanizması ve güncellenmiş tasarım anlayışıyla son yılların en popüler kronograflı tasarımlarından biri olarak adlandırabiliriz. Şimdi ise safir kristalden üretilmiş kasasıyla rekabeti fazlasıyla kızıştıracağa benziyor.
Safir kristal kasalı saatlerin öncüsü hepimizin bildiği üzere Richard Mille. RM 052 modeliyle başlayan akım sonraki yıllarda aynı saatin farklı mekanizmalı versiyonlarıyla devam etti. Saatlere dair en dikkat çekici detayların başında ise fiyat etiketleri geliyordu. 5 ile 10 arasında değişen sayılarla sınırlı üretilen modeller günümüzde 2.000.000€’ya varan miktarlara el değiştirir hale geldi. Eh, Richard Mille gibi bir markanın modern teknolojiyle harmanlanmış tourbillon kalibreli modellerinden de farklı bir durum beklememek lazım, hele de bu modeller 5 veya 10 gibi adetlerle üretiliyorsa…
Hikayeye daha sonra dahil olan marka Zenith olmuştu. Zenith Pilot Type 20 Grand Feu modeli, Richard Mille gibi yekpare safir kristal kasaya sahip olmasa da beyaz altın kasanın etrafını çevreleyen safir kristal halka ile yine dikkat çekici modeller arasında yer almayı başarmıştı. 60mm’e yaklaşan kasa genişliği ve fazlasıyla oryantal kasa süslemeleri herhalde ilginin azlığını açıklamamıza yetmiştir. Gerçi 10 adetle sınırlı sayıda üretilen ve 150.000 CHF’den piyasaya sürülen bir model her daim özel statüsünde olacaktır.Son olarak oyuna dahil olan marka ise Hublot. İlk olarak safir kristal kasalı La Ferrari modeli, şimdi de Big Bang Unico ile dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. La Ferrari, Hublot’un özellikle mekanizmasıyla öne çıkan en fütüristik tasarımlı modellerinden biri. Safir kristal kasa ise çıtayı çok daha yukarılara taşıyor. 20 adetle sınırlı üretilen model 575.000$ fiyat etiketiyle piyasaya sürülmüştü.
Uzun bir girişten sonra Big Bang Unico Sapphire’in neden bu denli önem arz ettiğini açıklamakta fayda var. Görüldüğü üzere safir kristal kasalı modeller oldukça az sayıda çok yüksek fiyatlarla piyasaya sürülen modeller. Big Bang Unico’nun açıklanan liste fiyatı yalnızca 57.900$ ! Evet, serinin diğer versiyonları düşünüldüğünde oldukça yüksek bir meblağdan bahsediyoruz ancak rakipleriyle kıyaslandığında özellikle safir kristal kasalı bir saat isteyen kişiler için fazlasıyla mantıklı bir saat haline geliyor.
Safir kristal kasalı saatlerin pahalı olmasının başlıca sebebi üretiminin çok uzun ve maliyetli bir süreç olması. En çok saatlerin cam kısmında kullanılan safir kristal, sentetik olarak yüksek basınç ve sıcaklık altında laboratuarda üretilen bir malzeme. Piyasanın genelinde elmastan sonra bilinen en sert malzemelerden biri olan alüminyum oksit minerali korundum kullanılıyor. Sertlik değeri onu dış etkenlere karşı inanılmaz derecede dayanıklı hale getiriyor ancak bir o kadar da kırılgan. Zirkonyum bazlı seramik kasalı saatlere göre çok daha sert ve aynı zamanda daha az kırılgan olan safir kristal şeffaf görüntüsüyle hem alışılagelmişin dışında bir tasarım hem de büyük ölçüde kullanışlılık sağlıyor. Sertlik değerinin bu denli yüksek oluşu standart freze ve torna cihazarının ve bıçaklarının etkisiz kalmasına sebep oluyor. Ancak özel üretim tezgahlarda çok uzun saatler süren işlemler sonucunda işlenebilen safir kristal, haliyle kıymetli metallerden dahi daha yüksek bütçelere üretiliyor.
Görünen o ki, Hublot Big Bang Unico Sapphire ile üst düzeylik ve ulaşılabilirlik arasındaki hassas dengeyi kurmuş. Oldukça sportif karakterli bir saat ve üst düzey teknik özelliklerle bezenmiş kronograflı bir kalibre. Daha da önemlisi safir kristalden üretilmiş bir kasa! Diğer markaların safir kristal kasalı modellerinin aksine bu model 500 adetlik nispeten ulaşılabilir bir üretim sayısına sahip. Gerçi fiyatı düşünüldüğünde talebin çok daha fazla olacağı kesitirilebilir.
Saat, serinin diğer modeller gibi 45mm çapında kasaya ve 100 metre su geçirmezlik değerine sahip. In-house geliştirilen flyback özellikli kronografı otomatik kalibre HUB 1242 Unico ise 72 saatlik güç rezervi sunuyor.
Saatin kasasının yanı sıra kadran ve kollar da safir kristalden üretilmiş. Şeffaf yapının mekanizmayla birleşmesi yüzünden kadranda genel bir karmaşıklık hakim, bu da saati okumayı bir nebze zorlaştırıyor. Hublot bu modeline de kolay kayış değiştirme sistemini entegre etmeyi ihmal etmemiş. Buzlu beyaz görüntüye sahip kayışı şahsen Hublot’un çok daha özel ve güzel görünümlü modelleriyle değiştirirek saatin kasasının albenisini daha çok ön plana çıkarmayı doğru buluyorum.
Günümüz saat piyasasının safir kristal kasalı modelleri arasında fiyat/performans oranı en yüksek ürünüyle karşı karşıyayız. Uygun ve ulaşılabilir fiyatlara saat satan markalar safir kristal kasa işine el atmadıkça da listenin başında durması garanti olan Hublot Unico Big Bang Sapphire sanıyorum ki, lüks-spor saat kategorisine yepyeni bir bakış açısı getirecektir.
