Spor saat kategorisinin en güçlü oyuncularından Hublot, yeni MP-11 Power Reserve 14 Days modeliyle yine horolojinin sınırlarını zorluyor.
Yüksek bütçeli spor saat arayanlar için saat dünyasında rüştünü ispatlamış birkaç seçenek bulunmakta. Audemars Piguet’in Royal Oak Offshore serisi bu akımı başlatan öncü olarak yerini her daim korurken, daha egzotik saatlerden yana oyunu kullanmak isteyenler için çılgın Richard Mille modelleri de mevcut. Bunlara karşın Hublot, dinamik çizgilerini son zamanlarda imkânsız komplikasyonlarla bezeyerek saat meraklılarına bambaşka bir perspektif sunmakta.
Haute Horlogerie komplikasyonlarını fütüristtik tasarımlarla birleştiren MP ailesinin en yeni üyesi MP-11 Power Reserve önceki serilere göre daha geleneksel bir yapıya sahip olsa da sıra dışılığı elden bırakmıyor.
Big Bang ve King Bang ailelerinden alışkın olduğumuz kasa formu, bu sefer 3D karbon fiber ve safir kristal seçenekleriyle ve 45mm çapta sunulmakta. Bezelde yer alan ve gelişigüzel sıkılmış 6 adet “H” başlı titanyum vida elbette bir Hublot klasiği. Şu vidalara yıllardır geliştiremediği bir kapak ile simetri hastalarının sinirlerini hoplatacak bu tasarım, markanın alametifarikalarından yalnızca biri. Ön ve arka yüzeyinde safir kristal cama yer verilen modellerin su geçirmezlik değerleri 30 metre ile sınırlandırılmış.
Gerek 3D karbon fiber, gerek safir kristal kasalı modelde safir kristal kadran kullanılarak pek de alışkın olmadığımız bir tasarıma imza atılmış. Açıkçası bu anlayışa hayran olmamak elde değil çünkü mekanizma hem teknik özellikleri hem de duruşuyla akılları cezbediyor.
In-house geliştirilen kurmalı kalibre HUB9011, paralel yerleştirilen 7 adet tulumba sayesinde tam 14 günlük rezerve sahip. Mekanizma içinde oldukça geniş yer kaplayan zembereklerden ötürü saat ve dakika ibreleri kadranın üst kısmına sıkıştırılmış. Alt kısımda yer alan güç rezerv göstergesi bu özellikli bir saat için işlevsel olsa da devasa boyutlardaki “Day Power Reserve” yazısına pek hoş duygular besleyemedim. Her ne kadar 14 günlük rezervin tamamını kurmak bir miktar uzun sürse de, tepenin kolay kavranabilen yapısı bu işlemi işkenceden ziyade zevk haline getiriyor.
Her iki versiyonda da kauçuk kayışa ve titanyum katlanır tokaya yer verilmiş. Hublot’a özgü kolay kayış değiştirme sistemi sayesinde markanın sunduğun sayısız seçenek arasından kolayca değişim yaparak saniyeler içerisinde saate yepyeni bir karakter kazandırmak da mümkün.
Her iki model de 200 adetle limitli sayılarda üretilecek ve Hublot butik ve yetkili satış noktaları aracılığıyla markanın meraklılarına ulaştırılacak.
