İncemeleye geçmeden önce modelin genel tarihi hakkında biraz bilgi vermek istiyorum.
Saat meraklıları olarak hemen hemen hepimizin içinde, horolojik değerin yanı sıra havacılık ve askeri temalı saatlere bir heves vardır diye düşünüyorum. Ne yazık ki, tıpkı masa başı dalgıçlarında olduğu gibi, bu hevesimizi çok azımız meslek veya hobi olarak gerçekleştirebiliyor. İşte bu noktada devreye bu temalarla hazırlanmış saatler giriyor.
Farklı birkaç markanın yine hepsi birbirinden güzel ve kaliteli askeri saat modelleri mevcut. Breitling Navitimer, Rolex Milsub ve Panerai Luminor Marina bu tasarımlara en klasik örneklerin başında geliyor. Ancak gerçek şu ki konu Pilot Saati özelinde askeri temalı modellere geldiğinde tartışmasız bütün gözler klasik Alman B-Uhren tasarımlarını arıyor.
Pek de kesin olmayan bilgilere göre havacılık konulu ilk model Teğmen Weems ve Longines arasındaki bağlantı neticesinde ortaya çıkan saat olarak biliniyor. 48mm kasa çapına sahip ve ortadan saniyeli bu saatin, patent aldığı 1929 senesinde B-Uhren tasarımının doğmasını sağladığını söylemek çok da yanlış olmaz.
İkinci Dünya Savaşı’nın en güçlü hava kuvvetlerinden olan Alman Hava Kuvvetleri’nin savaş dönemindeki en önemli ihtiyaçlarından biri de dakikliğine ve sağlamlığına güvenebileceği üstün kaliteli kol saatleridir. Bu ihtiyacı karşılamak için dönemin başarılı üreticilerinden A.Lange & Söhne ile anlaşılır ancak şirketin üretim kapasitesi ihtiyacı karşılayamayacak hale gelince dört farklı firma daha Alman Hava Kuvvetleri’ne saat temin etmek üzere işe koyulur. Bu firmalar IWC, Laco, Stowa ve Wempe’dir.
Bu havacılık amaçlı üretilen saatlere “ Beobachtungs-Uhr ” adi verilir. Tam tercümesi “ gözlem saati “ olan bu modeller kült “ B-Uhren “ isminin ortaya çıkmasını da zemin hazırlar.
Zor koşullarda kullanılacak bu saatler için ihtiyaç duyulan teknik ve görsel özellikler aşağıdaki şekilde özetlenir:
1- 55mm kasa çapı ile en zor hava koşullarında ve kalın pilot gözlüklerinin arkasından bile üstün görüş hedeflenir.
2- Arabik Numeratör indeksler de geniş yapıları ve kontrast renkleriyle yine üstün görüş için tercih edilir. Ayrıca matematiksel hesapların yapılması için dönemin popüler tasarımlarından olan Romen Rakamları’na nazaran çok daha uygundur.
3- Pilotların saatlerini periyodik olarak ayarlarken telsizlerinden gelen dakika biplerini referans aldıkları göz önüne alınarak doğru ve hızlı zaman ayarlama için saniye kolu merkeze yerleştirilir zira, en ufak yanlış hesaplama ölüm/kalım mevzusu haline gelebilecek hatalar silsilesinin başlangıcı olabilir.
4- Büyük ve elmas sembolü formunda ayar tepesi eldiven ile bile en rahat kullanımı sunmak için tasarıma eklenir.
5- Uçuş sırasında hiç de sürpriz sayılmayacak durumlardan olan saatin manyetik ortama maruz kalması sonucu ayarının bozulması durumunu bertaraf edebilmek için arka kapağın altına demir bir kalkan yerleştirilir.
6- Ayar tepesi çekildiğinde saniyeyi durdurma özelliğine sahip kalibre şart koşulur. Bu sayede farklı kaynak ile eşzamanlama ve gerektiğinde sıfırlama işlemleri hatasız yapılabilir hale gelir.
7- Saatin 12 noktasına bir üçgen eklenir. Bu üçgen sayesinde saat bir güneş pusulası olarak kullanılabilir hale gelir.
8- Kalın uçuş kıyafetlerini üzerine rahatça takılabilsin diye saatler uzun ve Buffalo derisi kayışlar ile üretilir.
Günümüze gelindiğinde B-Uhren tasarımının hala tek bir sahibi yoktur. Savaş dönemi gereklilikleri neticesinde doğan ve ihtiyaç dahilinde farklı firmalar tarafından üretimi gerçekleşen bu efsanevi tasarımın gerçek sahibi belli olmasa da günümüzdeki en başarılı örneği IWC’nin 2002 senesinde piyasaya sürdüğü ilk modeli ile başlayan Big Pilot ekolüdür.
Kasa klasik B-Uhren tasarımında ve IWC’den beklenecek hassasiyet ve özen ile paslanmaz çelikten üretilmiş. 46Mm’lik kasa çapı, saatin farkedilebilirliğini doğru yönde etkilerken günümüz koşullarında fevkalade takılabilir bir ebat olduğu için de kesinlike yerinde bir tercih olmuş. 15mm’lik kalınlığı ile biraz etli duran saatin şüphesiz bu durumuna sebep masif arka kapağın hemen altında yer alan anti manyetik kafesi.
Saatin konforuna olumsuz etkide bulunduğunu düşünmediğim bu kalınlığın, günlük kullanımda oldukça iri tasarlanmış ayar tepesinin elinizde iz yapmasını engelliyor olması da yine olumlu yan etkilerinden.
İncelemeye konu modelimizin ömrünü kasada geçirmediği bir gerçek ancak kullanıma bağlı çizikler, satinaj yüzeyin mükemmelliğini gölgeleyemiyor.
Masif arka kapağın şık ve “askeri” durduğunu söyleyebilirim.
Geniş kadran formu da yine klasik B-Uhren tasarıma göndermeler yapıyor. Büyük ve kontrast beyaz renkli Arabic Numeratörler siyah kadran üzerinde mükemmel okunabilirlik sunuyor. Fosfor dolgusu, indekslerin ve kolların karanlık ortamlarda rahat görünmesini sağlıyor.
Her zaman ki gibi siyah üzerine beyaz fontlu tarih diskinin kadran ile daha uyumlu duracağını düşündüğümü söylemeden edemeyeceğim ama bunu asla bir olumsuzluk olarak değil kişisel bir tercih olarak söylüyorum zira Big Pilot gibi askeri temalı bir modelde kontrast vazgeçilmez unsurlardan biri.
IWC Big Pilot 5002’nin içinde markanın in-house tasarımlarından Caliber 5011 bulunuyor. 7 gün güç rezervi sunan kalibre, günümüz koşullarında yavaş sayılabilecek 2.5Hz’lik çalışma hızına sahip. Çalışma hızı ile ilgili bu değeri saniye kolunu dikkatlice izleyerek de anlamak mümkün.
Caliber 5011 saat meraklıları tarafından övgüyle bahsedilen Pellaton Kurma Sistemi ile tasarlanmış. IWC Teknik Direktörü Albert Pellaton tarafından 40’lı yıllarda geliştirilen bu sistem alışılmış tasarımlardan farklı olarak rotordan aldığı gücü bir çark sistemiyle değil bir egzantrik mili ile aktararak rotor çarkının daha uzun ömürlü olmasını sağlıyor.
Big Pilot kayış ve toka kısmında da genel retro karakterinin dışına çıkmıyor. Kahverengi Buffalo derisi kayış ve klasik formda toka ile gelen saatin koldaki konforu kasa çapını ve kalınlığını unutturacak kadar rahat.
Kişisel düşüncem IWC Big Pilot’ın klasik B-Uhren tasarımını taşıyan günümüz modelleri arasında en başarılı örneklerden olduğu yönünde. Eğer bir tane edinmeyi düşünüyorsanız hiç tereddüt etmeyin derim zira saatçilik tarihinin belki de en kült tasarımlarından olan B-Uhren’e 46mm gibi gayet makul bir boyutta üstelik IWC gibi bir markadan sahip olabilirsiniz.
