Pilot saatleri denilince akla gelen ilk markalardan biridir IWC Schaffhausen. II Dünya Savaşı yıllarında pilotlar için askeri görevler esnasında kullanılacak saatler üreten az sayıdaki markadan biri olan IWC Schaffhausen, klasik pilot saati geleneğini uzun yıllardır devam ettirmekte. Serinin değişmeyen üyelerinden, Pilot’s Watch Chronograph ise geleneksel pilot saati temasını kronograf komplikasyonu ile harmanlayan şık bir model.
IWC Schaffhausen, geçtiğimiz SIHH kapsamında 150. kuruluş yılını kutladı ve fuarda yer alacak yenilikler kapsamında hali hazırda ürün grubunda yer alan modellerin özel ve limitli versiyonlarını saatseverlerin beğenisine sundu. Açıkçası bu girişim beni bir nebze hayal kırıklığına uğrattı diyebilirim zira görünen tek şey yepyeni saatler yerine beyaz ve mavi renklerin hâkimiyetinde tekrar uyarlanmış eski modellerdi. Dolayısıyla Pilot’s Watch Chronograph 150. Years modeli için bir kutlama saati yerine farklı renk kadranlı standart bir IWC Schaffhausen Pilot’s Chronograph demek daha doğru olur.
Saat, tıpkı serinin diğer modellerinde olduğu gibi 43mm x 15,3mm ölçülerinde paslanmaz çelik kasaya sahip. Modelin ön yüzeyinde kullanılan safir kristal camın altında ve üstünde yer alan yansıma önleyici kaplama sayesinde net bir kadran görüntüsü elde edilse de kaplamanın yapısı gereği zaman içinde oluşan kılcal çizikler can sıkıcı olabiliyor. Arka yüzeyde, diğer pilot saatlerinde de olduğu gibi masif paslanmaz çelik kapak tercih eden IWC Schaffhausen’nin bu seçimi elbette tesadüf değil. Saatin mekanizmasını çevreleyen Faraday Kafesi sayesinde manyetik alanlara karşı direnç kazanan modelin camı da ani basınç düşüşlerine karşı dayanıklı. Elbette manyetik alan direncini safir kristal arka kapak kullanıp daha özel mekanizma parçalarıyla sağlayan başka markalar var ancak IWC Schaffhausen bu konuda uzun yıllardır devam eden tembelliğini ısrarla muhafaza ediyor.
Neden böylesine saldırgan bir yorum yaptığım konusuna gelirsek, in-house mekanizma gerçeği ve üst düzey marka imajının bu denli önemli olduğu günümüz saat dünyasında halen daha ETA Valjoux 7750 temelli bir mekanizma kullanmak pek anlaşılır bir durum değil, hem de kadranda IWC Schaffhausen gibi önemli bir markanın ismi yazarken. Valjoux 7750 ile alıp veremediğin nedir derseniz, sorun mekanizmada değil. Aksine 7750, görevini başarıyla yerine getiren tamamen amaca hizmet prensibiyle üretilmiş oldukça başarılı bir kalibre. Sorun şu ki, giriş seviye İsviçre saatlerinde dahi bulunabilen bir kalibrenin orta-üst düzey marka konumlandırmasına sahip bir saatte bulunması, ödediğim paranın hakkı ile ilgili aklımda bazı soru işaretlerinin oluşmasına sebep oluyor. Teknik özelliklere gelirsek, 25 taşlı, 28800vph’de çalışan 44 saat güç rezervli, kronografın yanı sıra tarih ve gün göstergelerine de sahip bir otomatik mekanizmadan bahsediyoruz. Bu arada, belirtmeden geçemeyeceğim, IWC Schaffhausen saatlerinde kullanılan ETA temelli mekanizmalar ile diğer saatlerinde içinde kullanılanlar aynı değiller. IWC Schaffhausen, mekanizmanın her parçasını kendi standartlarını karşılayıncaya kadar yeniden işleme tabii tutuyor ve neticede yüksek işçilikle üretilmiş bir kalibre çıkıyor.
Diğer Pilot’s Chronograph modellerinden esas saatimizi ayıran iki önemli fark bulunmakta. Bunlardan ilki parlak beyaz kadran-mavi kollar kombinasyonuna sahip olması. Kadranda yer alan siyah indeks ve numaralar ile oldukça başarılı bir tema yakalandığını belirtmeliyim. Bir diğer fark ise saatin arkasında yer almakta. “150 Years” yazısının işlendiği paslanmaz çelik arka kapağın üzerinde yer alan bir diğer yazı ise “One Out Of 1000”. Evet, 1000 adetle sınırlı sayıda üretilmiş bir saatten bahsediyoruz ancak elimizdeki spesifik modelin toplam üretim içinde kaçıncı sayıda olduğu ile ilgili bir bilgimiz yok.
IWC Schaffhausen Pilot’s Watch Chronograph Edition 150 Years, siyah renkli timsah derisi kayış ve fırçalanmış paslanmaz çelik standart toka ile geliyor. Her ne kadar oldukça kaliteli his sağlayan bir kayışa yer verilmiş olsa da azami konfor seviyesi için saatin bilekte bir süre geçirmesi gerekiyor. Doğrusu özel koleksiyon adı altında yer alan bir modele IWC’nin diğer birçok saatinde olduğu gibi Santoni tarafından üretilen kayışların daha çok yakışacağı görüşündeyim.
