Saat markaları arasında 3 büyükler olarak anılan isimleri eminim hepiniz biliyorsunuzdur; Audemars Piguet, Patek Philippe ve Vacheron Constantin. Bazıları Breguet ve A. Lange & Söhne’yi de bu krallar listesine eklemeyi uygun görüyor. Ardından bir alt kategori geliyor ancak Jaeger-LeCoultre’nin tam olarak nerede bulunduğu biraz kafa karıştırıcı bir durum.
Marka teknik açıdan o kadar üstün ki, bazı modelleri yukarıda bahsi geçen markaların bazı saatlerinden dahi daha üstün düzeyde. Detaylara inildiğinde ise, özellikle işçilik kategorisinde, bir takım eksiklikler göze çarpıyor ancak bu göreceli durum saatlere yalnızca bir hobi gözüyle bakan kişiler için fazlasıyla ihmal edilebilir şekilde karşımıza çıkıyor. JLC’yi diğerleriyle kıyaslamak, çok iyiyle, gereksiz derecede iyiyi karşılaştırmak gibi bir şey.
Hal böyle olunca Jaeger-LeCoultre, nispeten daha ulaşılabilir ancak teknik ve tasarım açısından fazlasıyla başarılı saatler üreten bir firma olarak karşımıza çıkıyor. Duometre Unique Travel Time ise markanın son yeniliklerinden en çok dikkat çeken modellerden biri.
Duometre koleksiyonu görsel açıdan oldukça karakteristik bir yapıya sahip. Kadranın ikiye bölünmüş yapısı her model için özelleşmiş komplikasyonlara işlevsel bir zemin sağlıyor. Unique Travel Time da ise iki farklı saat dilimini aynı anda kadrandan okunuyor. Piyasada GMT özellikli çok sayıda saat bulmak mümkün ancak bu saat olayı görsel bir şölen haline getirirken, aynı zamanda kullanıcısına farklı saat dilimleri arasında çok daha kolay ayar yapma imkanı sağlıyor.
Saatin kadranının sağ tarafında bulunan akrep ve yelkovan referans alınan, o an bulunulan, saat dilimine ait zamanı gösteriyor. Solda bulunan jumphing-hour komplikasyonuna sahip kısımda ise istenilen başka bir saat dilimine ait zaman gösteriliyor. Bu kısım aynı zamanda saat 6 pozisyonunda bulunan dünya figürüyle de senkronize çalışıyor. Kasanın sol tarafında, saat 8 ve 10 pozisyonlarında bulunan butonlar yardımıyla ayarlanan ikinci zaman dilimi alt kısımdaki dünya diskini döndürerek ayarlanan zaman diliminin konumunu göstermekle kalmayıp aynı zamanda gece-gündüz göstergesi olarak da çalışıyor.
İncelemede ele aldığımız Ref. 6062520’nin kasası 18 ayar pembe altından üretilmiş. Aynı modelin bir de beyaz altın (Ref. 6063540) versiyonu bulunuyor. Sadece Jaeger-LeCoultre butiklerinde satılması planlanan Ref. 606352J modeli ise beyaz altın versiyondan birkaç görsel farkla ayrılıyor.
Saatin kasası 42mm x 13,7mm ölçülerinde. Günümüz standartları göz önünde bulundurulduğunda, 42mm’lik kasa genişliğini klasik bir saat için kabul edilebilir bir ölçü olarak düşünebiliriz. Saatin kolda yarattığı konfor hissi de markadan bekleneceği üzere oldukça üst düzeyde. Saatin ön ve arka camında safir kristal kullanılmış, su geçirmezlik değeri 5 atm/ 50 metre olarak belirlenmiş.
Saati çevirdiğimizde bizi olanca ihtişamıyla in-house kurmalı kalibre 383 ve arka kapak bezeline işlenmiş 24 adet şehir ismi karşılıyor. Saatin mekanizması 498 ayrı parçadan oluşuyor, 54 taşlı, 28800vph’de çalışıyor ve tam kurulumda 50 saatlik güç rezervine sahip. Kullanıcının, mekanizmada bulunan iki tulumbaya ait anlık güç rezervlerini ise kadranda, saat 4 ve 8 pozisyonlarında bulunan göstergelerinden takip etmesi mümkün.
Saatin kayışı pembe altın kasayla gayet uyumlu olacak şekilde kahverengi timsah derisinden imal edilmiş, tokası da yine kasayle aynı malzemeden üretilmiş. Kadranda gece görüşü kolaylaştırmak adına herhangi bir luminova uygulaması bulunmuyor.
Jaeger-LeCoultre Duometre Unique Travel Time, sık seyahat eden ve ikinci zaman dilimi komplikasyonuna ihtiyaç duyan, artık klasikleşmiş GMT saat formundan sıkılan, gerek saat endüstrisi, gerekse lüks tüketim markaları arasında kendine fazlasıyla sağlam yer edinmiş bir markaya sahip olmayı dileyen kişilerin kesinlikle incelemelesi gereken bir model.
