Heritage konseptinin isim babası Longines, Flagship Heritage model ailesine bu sene eklediği siyah kadranlı versiyonu ile “güzel bir Re-Issue model nasıl yapılır?” sorusuna bir kez daha doğru cevabı veriyor.
Heritage, Re-Issue, Revival... Bu tanımlamalara isminde yer veren modelleri hemen her segmentten markada görebiliyoruz artık. İnsanoğlunun geçmişe duyduğu özlemden beslenen bu konsept, çoktan saat endüstrisinin vazgeçilmez unsurlarından biri oldu bile. Ancak, her model aynı derecede başarılı olamıyor elbette. Bu başarının öyle gizli bir tarifi yok belki ancak iş uygulamaya geldiğinde Longines açık ara ile öne çıkıyor.
Longines Flagship Heritage yepyeni bir model değil ancak siyah kadranlı versiyonu, markanın 2020 yenilikleri arasında yer alıyor. 1950li yılların tasarım unsurlarını başarıyla bir araya toplayan model, retro görüntüsü ve modern malzeme/işçilik kombinasyonuyla göz dolduruyor.
Modelin kasası, 38.50mm çapında (bence konsepte son derece uygun bir ebat) ve 10.30mm yüksekliğinde tasarlanmış. Tamamı parlak yüzeylerden oluşan kasanın ince bezeli ve kübik formlu boynuzları, orijinal tasarıma sadık kalan detaylar arasında yerini alıyor. Kasaya kolay kavranabilen, modern bir kurma kolu eşlik ediyor ancak bu detayın saatin geneline hâkim retro tasarıma aykırı durması gibi bir durum söz konusu değil. Kasanın ön yüzünde, dönemin mika camlarını çağrıştıran, yüksek kenarlı ve hafif bombeli safir kristal cam yer alıyor. Kasanın arka kısmında ise, üzerinde geçmiş modellere gönderme yapan mineli Flagship amblemi yer alan, çelik kapak görev yapıyor. Modelin yer aldığı fiyat aralığı ve markanın üretim adedi (önemli bir detay) göz önüne alındığında, arka kapaktaki işçiliğin mükemmel olduğunu rahatlıkla söyleyebiliyoruz. Yeri gelmişken bahsetmekte fayda görüyorum; açıkçası cam bölmeli arka kapaklara çok da meraklı bir saat sever değilim... Hele mekanizmada göstermeye değecek bir özellik ve/veya dekorasyon yoksa (bu Longines’de olduğu gibi), kesinlikle kapalı arka kapak taraftarıyım. Dolayısıyla, Longines’in bu konuda da doğru seçimi yaptığını düşünüyorum. Kasanın su basıncına dayanıklılık değeri sadece 30 metre. Tasarımı 1950li yıllara ait, deri kayışlı bir dress watch ile kimsenin yüzmeyeceğini ön görüyor ve bu durumu bir olumsuzluk olarak değerlendirmiyorum.
Longines Flagship Heritage, hem renk hem de diğer detaylar açısından fevkalade hazırlanmış bir kadran ile geliyor. Siyah zeminle tasarlanan kadrana, uzatılmış markörler ve Dauphine tarzı geniş kollar eşlik ediyor. Pembe altın tonda üretilen bu bileşenlere, aynı tonda hazırlanmış yazılar ve Longines amblemi eşlik ediyor. Dakika skalasının kadranın iç kısmına doğru verilmiş bir boşlukla tasarlanması bizlere, farklı markalardan hatırladığımız Pie-Pan (kek kalıbı) tarzı kadranları hatırlatsa da, modelin kadranı düz bir zemin taşıyor. Saat 6 konumuna yerleştirilmiş küçük saniye kolu ve siyah zeminli tarih diski, markanın yazının başında bahsettiğim o tarife ne kadar hâkim olduğunu gözler önüne seriyor.
Modelin içerisinde Caliber L615 mekanizma bulunuyor. Longines gibi Swatch Group çatısı altında faaliyetlerine devam eden ETA’nın Caliber 2896 mekanizması baz alınarak üretilen otomatik mekanizma, 4Hz (28.800vph) frekansında çalışıyor ve tam kurulumda 42 saatlik güç rezerv süresi sunuyor.
Longines Flagship Heritage (Ref. L4.795.4.58.0), timsah derisi deseni ile hazırlanmış dana derisi siyah kayış ve Longines amblemli çelik toka ile geliyor. Modelin dahil olduğu fiyat aralığı açısından makul bir tercih olan kayış, vintage bir dress watch’a hiç yakıştırmadığım beyaz dikişleri ile modelin benim açımdan tek olumsuz yanına da ev sahipliği yapıyor. Tabii bu çok da önemli bir dezavantaj değil zira mat lezar veya timsah derisi siyah bir kayışla kusursuzu yakalamak işten bile değil.
