Yakın zamanda yaptığı yatırımlar kadar, birbiri ardına tanıttığı komplike modeller ile de saatseverlerden övgü toplayan Montblanc, geleneksel saatçilikten ilham alan Villeret Koleksiyonu’ndan Chronographe Regulateur modeli ile mercek altında.
Saat seçiminde marka faktörünün ne denli önemli olduğu hepimiz tarafından bilinen bir gerçek. Müşteri gözünde marka algısı yaratmak ise bambaşka bir bilim, üstelik yıllar süren ve inanılmaz emek isteyen. Montblanc bu noktada, seneler içinde gösterdiği ilerlemeyle takdiri fazlasıyla hak eden markalardan. Kalem denilince akla ilk gelen isimden üst düzey komplikasyonlu zaman makineleri de üretebilen bir markaya evrilmek ve bu konuda da en az ün kaynağı kadar başarılı olabilmek...
Montblanc Villeret Chronographe Regulateur, markanın klasik çizgilere sahip Villeret koleksiyonunda yer almakta. Villeret koleksiyonunu geçmiş yıllarda üretilen göz alıcı Minerva kalibrelere sahip kronograflardan hatırlayacaksınız. Chronographe Regulateur modeli ise klasik çizgilerden uzaklaşılmadan şık ve hareketli bir görünümün nasıl elde edilebileceğinin en güzel örneklerinden.
43,5mm x 14,7mm’lik ölçülere sahip 18 ayar pembe altın kasa, gerek ölçüleri, gerekse işçiliği ile göz dolduruyor. Mekanizmanın karmaşıklığından ötürü alışılagelmiş klasik saat ölçülerinden bir nebze daha büyük diyebileceğimiz Chronographe Regulateur, konfor konusunda tahmin edileceği üzere kusursuz. Oldum olası beğendiğim bir kombinasyon olan pembe altın ve gri kadran birlikteliği de şık detaylardan.
Güç rezervi göstergesi etrafında iskeletleştirilmiş kadranın şahsen saate karmaşık bir hava verdiğini düşünsem de meraklıları için fark yaratan unsurlardan biri olacaktır. Regülâtör saat kısmında kullanılan Romen rakamları ile kronograf kısımlarında kullanılan Arabik rakamların ise sırıtmadan bir arada nasıl bulunabildiğini hala çözebilmiş değilim. Kırmızı ibreler ise saatin genel şık havasına ufak spor dokunuşlar eklemiş. Kadrana baktığımızda saatin arkasını çevirmeden dahi yüksek komplikasyon ve ince işçiliğin işaretçileri bizlere göz kırpıyor.
Modelin ismini aldığı regülâtör saat penceresinde alışılagelmişin aksine bir değil iki adet akrep bulunuyor. Bu sayede eş zamanlı olarak iki farklı zaman dilimi takip edilebiliyor, üstelik saat kollarından bir tanesi hemen sağ tarafta yer alan gece-gündüz ibresine de bağlı çalışıyor. Bir nevi 12 saatlik GMT kolu da denilebilir. Saat 9 yönünde küçük saniye göstergesi bulunan mekanizma merkezden biraz aşağıya konumlandırılmış iki kola daha ev sahipliği yapıyor. Kollardan bir tanesi güç rezervini gösterirken diğeri kurma kolunun konumunu belirtiyor. Saat 3 yönünde de kronografın dakika sayacı bulunuyor.
Bunca gösterge ve özellik sayınca saatin arkası daha da önem kazanıyor haliyle. Yılların efsanesi Minerva kalibreler şu anda Montblanc bünyesi altında üretilip yüksek komplikasyonlu saatlere hayat vermekte. Burada da durum farklı değil. In-house kalibre MB M16.30, tipik Minerva tasarımı ve işçiliğiyle kendine hayran bırakıyor. Saatte 18000 titreşim ile salınan büyük çaplı balans yayını seyretmek eminim birçok saat meraklısı için büyük bir zevk kaynağıdır. 304 parçadan oluşan mekanizmanın kronograf fonksiyonu tek bir buton ile kontrol ediliyor. 55 saatlik güç rezervine sahip kurmalı kalibreyi lup yardımıyla daha da yakından incelediğinizde gördüğünüz detaylar karşısında garip bir şekilde hazla karışık şaşkınlık içeren duygulara bürünüyorsunuz. Saat meraklısı olmak da bunu gerektirir.
Saatin kasası gibi katlanır tokası da 18 ayar pembe altından üretilmiş ve polisajlı yüzeye sahip. Şahsen klasik tip tokaları daha kullanışlı bulsam da görsel açıdan katlanır tokanın daha albenili olduğunu kabul etmek zorundayım. Beraberinde gelen siyah timsah derisi kayış son derece konforlu ve kaliteli bir his veriyor.
Ön ve arka kısmında safir kristal cam kullanılan modelin su geçirmezlik değeri 30 metre ile sınırlandırılmış. Amaca yönelik, kararında bir değer.
Montblanc Villeret Chronographe Regulateur şık ve komplike bir saat arayıp, prestij ve kalite unsurlarını da önemseyen, aynı zamanda sadelikten uzaklaşmak isteyenler için mutlaka değerlendirilmesi gereken bir alternatif olarak önümüze çıkıyor.
