Rose, Somon, Pembe ve Çok Daha Fazlası

Rose, Somon, Pembe ve Çok Daha Fazlası

Saat dünyasının romantik rengi, her tonuyla yükselişine devam ediyor.

Araştırmalar, altının, milattan önce 2500’lü yıllarda, Antik Mısır’da keşfedildiğini söylüyor. Saf haliyle bile son derece ışıltılı ve ihtişamlı görünen bu metal, maalesef, fazlasıyla yumuşak. Dolayısıyla dayanıklılık gerektiren işlerde kullanılabilmesi için saflığının azaltılması, yani içine başka metaller eklenerek sertleştirilmesi gerekiyor. Halk ağzıyla 24’ten düşük ayarlı altının ortaya çıkışı da bu sayede oluyor. Saf altının keşfinden 2400 yıl sonra ise Carl Faberge, alaşımın içine bakır ve gümüş ekleyerek, pembe altını oluşturuyor. 1920’lerden itibaren, pembe altın, özellikle Amerika kıtasında popülarite kazanıyor. Pembe altının geniş kitlelere yayılması ise Cartier sayesinde gerçekleşiyor. Trinity isimli, beyaz, sarı ve pembe altının bir arada kullanıldığı yüzükler ve diğer aksesuarlar, bu hoş görüntünün saygınlığını katlayarak artırıyor. 

rose-somon-pembe-1.jpg rose-somon-pembe-2.jpg

İşte tam bu aşamada pembe altın, saat endüstrisine de hızlı bir giriş yapıyor. Daha doğrusu, ivmesini artırarak kendine daha çok bilekte yer bulmaya başlıyor. Tıpkı kasalarda olduğu gibi kadranlarda da kullanılmaya başlanılan bu yeni alaşım, yepyeni bir kategorinin doğuşuna da tanıklık etmemizi sağlıyor.

rose-somon-pembe-3.jpg

Altın renginin sarıdan pembeye doğru kayması için içine daha çok bakır eklenmesi gerekiyor. Alaşımın içine eser miktarda eklenen farklı metaller ve sıra dışı işleme yöntemleri ile farklı tonda pembe altın kadranların da üretiminin önü açılıyor. Sonraki yıllarda, pembe altın kadranların, paslanmaz çelik, beyaz altın ve hatta platin kasaların içine yerleştirilmesiyle oluşan kontrast, bu kadranların daha da dikkat çekmesini sağlıyor.

rose-somon-pembe-5.jpg

Modern teknolojiyle üretilen somon ve pembe renkli kadranlar, altın kullanılmadan envaiçeşit tonda üretimin yapılabilmesine imkân tanıyor. Son yıllarda yükselişe geçen renkli kadranlar furyasının da etkisiyle, günümüzde birçok üreticinin farklı tonlarda üretilmiş pembe ve somon renkli kadranlı modelleri vitrinleri süslüyor.

rose-somon-pembe-16.jpg

Patek Philippe ve A. Lange & Söhne gibi üst düzey üreticiler, somon renkli kadranlarını özel komplikasyonlara ev sahipliği yapan mekanizmalarla bir arada sunarak, “yüksek saatçilik” sevdalılarına görsel şölenler yaratmayı hedefliyorlar. 

rose-somon-pembe-6.jpg  rose-somon-pembe-15.jpg

Bağımsız üreticilerden Grönefeld ve Laurent Ferrier gibi isimler, sıra dışı tonlarda ürettikleri somon renkli kadranlarla ezber bozan bir duruş sergiliyorlar.

rose-somon-pembe-7.jpg rose-somon-pembe-8.jpg

Nomos markasının Club Campus ve Oris’in ProPilot X modellerinde yer alan mercan tonları ise konuyu bambaşka bir bakış açısından ele alarak çizginin dışına çıkmayı hedefliyorlar.

rose-somon-pembe-9.jpg rose-somon-pembe-10.jpg

Longines’in Master Collection ailesinde yer alan modeli; 38,5mm’lik paslanmaz çelik kasasını ve 72 saat güç rezervine sahip otomatik kalibresini, küçük saniye göstergeli, oyma tekniğiyle hazırlanmış kadran ile bir araya getirerek son yılların en iddialı somon saatlerden biri olduğunu kanıtlıyor.

rose-somon-pembe-17.jpg rose-somon-pembe-18.jpg

Tissot’un yakın zamanda tanıttığı Heritage Automatic versiyonu ise pembe/somon kadranlı saatlere ulaşmanın fiyat/performans oranı en yüksek seçeneği olarak göze çarpıyor.

rose-somon-pembe-11.jpg

Somon kadranlı bir saat almayı düşünüyorsanız, zaman içinde üretimi bitmiş ya da halen üretilmekte olan onlarca seçenek arasından tercih yapabilirsiniz. Tavsiyem, pembe tonlarıyla kontrast yakalayan koyu renkli indislere ve kollara sahip bir modelin seçilmesinden yana. Bu sayede saatin okunabilirliğinin artması mümkün kılınıyor. 

rose-somon-pembe-14.jpg

Furlan Marri, Fears, Baltic gibi mikro üreticilerin de somon kadranlı modelleri mevcut ve bu rengin size uygun olup olmadığını anlamak için bu hesaplı seçeneklerin de kesinlikle değerlendirilmesi taraftarıyım. 

 rose-somon-pembe-12.jpg rose-somon-pembe-13.jpg

Somon ve pembe tonlarıyla ilgili sevdiğim son detay ise, bu rengin çok uzun yıllardır varlığını hem saat hem de kuyumculuk sektöründe sürdürüyor oluşu. Özellikle son yıllarda popülarite kazanan mavi ve yeşil tonlarının aksine, somon renkli saatler sektöre yeni gelmediler ve muhtemelen varlıklarını çok uzun yıllar koruyacaklar.