Saatçilik dünyasını yakından takip eden birine tamamı İsviçre malı ve ait olduğu markanın kendi fabrikasında üretilmiş bir modelin fiyatını sorsaydık gelecek cevaplar arasındaki en düşük rakam ne olurdu sizce?
5.000 CHF ? Ya da daha yüksek ?
2013 yılında düzenlenen Baseworld fuarından sonra bu soruya 200 usd’nin altında diye cevap vermek mümkün oldu. Bunun sebebi de bugün incelemekte olduğum Swatch Sistem51.
Modele verilen ismin sebebi içerisindeki otomatik kalibrenin 51 parçadan oluşması. Bu parçaların tamamı ortadaki bir milin üzerine inşa edilmiş olup insan eli değmeden makinalarda bir araya getirilmiş.
1983 yılında ilk modelini çıkardığında da buna yine önemli bir yenilikle boy gösteren Swatch, o yıllarda genel olarak 91 parçadan oluşan pilli kalibrelerden farklı olarak sadece 51 parçalık bir makine kullanmıştı.
Swatch’ın bilinen konseptinin dışına çıkmadan aynı mantaliteyle üretilen bu plastik kasalı saatte, mekanik kalibrelerde alışkın olduğumuz belli sürelerde yapılması gereken bakımları yaptırmak mümkün değil. 90 saat güç rezervi sunan kalibrede aşınmayı minimuma indirebilmek amacıyla belli parçaların üretiminde bakır, nikel ve çinko alaşımı olan ve anti manyetik özelliğe sahip ARCAP materyalini kullanmış.
Kalibre ile ilgili başka bir önemli detayda saate ince ayar yapmaya yarayan regülatörün olmaması. Kalibre açılıp tekrar ayar yapılamayacağı için bu parçadan da vazgeçilmiş ve kullanılan özel eşapman laser ile ayarlanmış.
Tepeyi bir kez çektiğinizde tarih ayarı yapılabiliyor. İkinci kademede ise saniye duruyor ve bu sayede saati tam olarak senkronize etmek mümkün.
Her bileğe uyum sağlayabilecek yapıda olan Sistem 51’in üst düzey bir İsviçre saati izlenimi vermediği kesin. Pilli versiyonlarından farklı bir görüntüsü yok.
Takım elbise ile gezenler için olmasa da casual giyim tarzı için günlük kullanıma fazlasıyla uygun olan Sistem51’e hafta sonları da herkesin bileğinde rastlamak mümkün.
İlk planda 4 farklı modelle satışa sunulan saatin 2015 için tanıtılan yeni versiyonları da gayet başarılı.
Sonuç olarak saat dünyası için ciddi bir yenilik diyebileceğim Sistem51’in Swatch tarafından ne şekilde geliştirileceğini şahsen merak ediyorum.
