Tanrıların Elementi Titanyum

Tanrıların Elementi Titanyum

Titanyum, Atom numarası 22 olan hafif, güçlü, parlak, korozyona karşı dirençli, grimsi bir geçiş metalidir. Saat dünyası için ise bu tanımdan çok daha fazlasını ifade ediyor.

titanium-1.jpg

Kısa bir tarih bilgisiyle başlayalım; Titanyum 1791'de William Gregor tarafından İngiltere'de keşfedildi ve Martin Heinrich Klaproth tarafından, Yunan mitolojisindeki Titan'a atfen bu kelime ile isimlendirildi. Biraz da fizik ve kimya bilgisiyle devam edelim; metal, sahip olduğu yüksek dayanıklılık/ağırlık oranıyla biliniyor. Piyasada bulunan birçok çelik alaşımıyla aynı tensil dirence sahipken, ağırlığı yüzde 45’e kadar daha az. 1668 santigrat derecede eriyen metal 4,506g/cm3’lük yoğunluk değerine sahip. Son olarak biraz da ekonomi bilgisi ekleyelim; titanyum metali ticari olarak, karmaşık ve pahalı bir yığın işleme metodu olan Kroll süreci ile üretiliyor. Bu esnada pahalı bir metal olan magnezyum kullanıldığından, titanyumun elde edilmesi de maliyetli bir süreç haline geliyor.

titanium-2.jpg

Şimdi gelelim saatlerle ilgili kısma. Titanyum, paslanmaz çelik, altın türevleri ve platinin yanı sıra saat dünyasında birçok markanın çatısı altında kendine yer bulmuş bir metal. İlk titanyum saat, 1970 yılında, Citizen tarafından piyasaya sürüldü. Citizen X8 Chronometer Titanium adıyla üretilen model, yekpare titanyum kasaya sahipti. Üretim zorlukları sebebiyle 2000 adetten az sayıda ve yüksek fiyatla piyasaya sürülen model, saat dünyasında bir çağın da başlangıcını yapmış oldu.

titanium-citizen-x8-chronometer-titanium-1.jpg

Günümüz saat dünyasında çoğunlukla iki tip titanyum alaşımı kullanılıyor. Grade 2 olarak adlandırılan tür, ticari açıdan saf olarak nitelendirilen titanyum. Grade 5 ise, Ti 6Al-4V olarak da anılıyor, 6% oranında alüminyum, 4% oranında ise vanadyum içeriyor. Suya dayanıklı, sıcaklığa ve korozyona karşı daha dirençli ve elbette daha pahalı. Bazı saat markaları kasada Grade 2, darbelere maruz kalma ihtimali daha yüksek bezel kısmında ise Grade 5 titanyum kullanarak fiyat/performans dengesini iyileştirmeyi hedefliyorlar.

titanium-omega-seamaster-diver-300m-grade-2-titanium.jpg

Titanyum saatler son derece hafifler. Birim hacimdeki madde miktarı yani öz kütle kıyaslaması yaparsak, paslanmaz çeliğe kıyasla yüzde 45’e varan bir azalma söz konusu. Bu da bazı kullanıcılara ekstra bir konfor hissi yaşatabiliyor. Öte yandan saatin ağırlığıyla bilekteki tokluk ve kalite hissini bir tutan kullanıcılar için, mesela ben, bu durum bir dezavantaja dönüşebiliyor. Gramına 30.000€ istenen, 30 gramlık bir Richard Mille’nin, ağırlığı 200 gramı aşan platin bir Day-Date’in yanında oyuncak hissi vermesi, bu duruma gayet uygun bir örnek olabilir.

titanium-richard-mille-rm35-01-rafael-nadal.jpg

Titanyum, son derece dayanıklı bir malzeme. Hatta birçoğumuzun kolunda olan paslanmaz çelik saatlere kıyasla çok daha dayanıklıdır, üstelik yüzey sertliği de 2 kata kadar daha fazladır. Tüm bunlara rağmen titanyumun çeliğe kıyasla daha yumuşak ve çizilmelere karşı daha dirençsiz olduğu şeklinde bir mit kulaktan kulağa yayılıyor. Bunun sebebi ise zaman içinde titanyumun yüzeyinde oluşan tabakadır. Bu tabaka moleküler düzeyde bir kalınlığa sahip ve tahmin edileceği üzere darbelere, çiziklere karşı herhangi bir direnci yok. Yani titanyum saatinizin yüzeyinde görünen çizikler aslında bu tabakada oluşan deformasyonlar olabilir. Neyse ki bu çiziklerden kurtulmak kolay. Öte yandan saatin yüzeyinde oluşan bu tabaka, patina, metalin kendi koyu grimsi rengi ile birleşince ortaya harika bir görüntünün çıkmasını sağlıyor.

titanium-h70545550-hamilton-khaki-field-titanium-auto.jpg

Titanyum, metal haliyle korozyona karşı son derece dayanıklı. Kolunuzu nitrik aside daldırmadığınız sürece titanyum saatiniz için endişelenmenize gerek yok. Tabii bunu yaparsanız saatinizden önce kolunuz için endişelenmelisiniz. Titanyumun termal iletkenlik katsayısı da bir hayli düşük. Yani, soğuk gecelerin sabahında bileğe takılan saatin verdiği ürpertici his, titanyum bir saat ile çok daha düşük ölçüde yaşanıyor.

titanium-greubel-forsey-balancier-s.jpg

Paslanmaz çelik saatlerin alaşımında bulunan nikel, bazı bünyeler için alerjik etki yaratabiliyor. Titanyum ise yüzde 100 oranında biyo-uyumluluğa sahip. Sadece bu özelliğinden dolayı bu metal vücuda yerleştirilen medikal protezlerde de kullanılıyor.

titanium-1503-170le-3-93-hammer-ulysse-nardin-diver-chronograph-44mm-hammerhead-shark.jpg

Son olarak, titanyum, yüzeyi sertleştiren ve renklendiren özel kaplamalar ile kullanılabiliyor. Alman butik Sinn’in bazı modellerinde kullanılan Tegimenting teknolojisi, bu duruma verilebilecek güzel bir örnek.

titanium-sinn-tegimenting.jpg

Birçok marka aynı modelin hem paslanmaz çelik hem de titanyum versiyonlarını, aynı anda müşterilerinin beğenisine sunmakta. Titanyum modellerin neden daha pahalı olduklarının sebeplerini kestirebildiğimize göre soruyorum: Sizce çelik mi titanyum mu?