Tarihin tozlu yapraklarından günümüze Arnold and Son

Tarihin tozlu yapraklarından günümüze Arnold and Son

arnold-son-logo.jpg

Takvimler 1845’i gösterdiğinde Kaptan John Franklin komutasındaki iki gemi HMS Erebus ve HMS Terror, Kuzeybatı geçidindeki son keşfedilmemiş noktalara ulaşmak için Greenhite – İngiltere’den yelken açtı. İki gemi, Arktik’ e uzanan yolculuğun başlangıcı sayılan Baffin Koyu’na gelmeden hemen önce Stromness Limanı’nda kısa bir mola verdi. Bu mola, bahsi geçen gemilerden ve mürettebatından alınan en son haber oldu. Üç yıl sonra kaptan Franklin’in eşi tarafında yürütülen arama çalışmalarında mürettebatta ait bazı izlere rastlandıysa da gemilerle ilgili bir iz bulunamadı. Adeta ortadan yok olan gemilerden HMS Erebus’un içinde bulunan saat ise horoloji tarihinin en ünlü ve gizemli hikâyelerinden birinin doğmasına sebep oldu. “ Arnold 294 “

Kısa bir süre sonra Arnold & Co markası dönemin ünlü saat üstatlarından Charles Frodsham tarafından satın alındı. Neyse ki bu olay, Arnold & Co için bir son olmadı.

Charles_Frodsham.gif

Pek çok saat markasının zengin ama gerçekten zengin bir tarihi vardır. Bazılarının tarihi ise sonradan üretilmiş gibidir. Bazıları ise firmanın adını ve patentlerini alır ve ismin sembolize ettiği zengin tarih ile birlikte ama “yeni bir yönetim kadrosu” önderliğinde yoluna devam eder. Arnold & Son, bu üç tarzı da aynı anda bünyesinde barındırabilen nadir markalardan biri olma özelliğini taşıyor.

Bütün dünyada sorulan bir soru var: “ Eğer tarihe mal olmuş, ünlü bir kişi ile beraber vakit geçirmek isteseydin bu kim olurdu? “.  Endüstriye yön veren liderlerin seçimlerini göz önüne alacak olursak, eminim John Arnold listenin başında yer alırdı. Mirasının ve başarılırın pek çoğu birer muamma durumunda... Genelde “Chronometer” terimini saatçilik terminolojisine sokan kişi olarak gösteriliyor. Bunun yanında ilk gerçek anlamda pratik ve ciddi şekilde dakik saatin tasarımı da yine kendisine ait... Ayrıca, sorduğunuz kişiye göre cevabı değişmekle birlikte, ilk Tourbillon tarzı eşapmanı da kendisinin ortaya çıkarttığını da söyleniyor ( ilk geliştiren Abraham-Louis Breguet olduğunu hatırlatalım )

John-Arnold-1736-1799-circa1800.jpg

John Arnold, ilk atölyesini 1762 senesinde, Londra’nın kalbi kabul edilen Strand’de açtı. William McGuire’a ait olan ve “tamir edilemez” olarak tanımlanan saati tamir etmesiyle ciddi şekilde tanınır hale geldi. Kral III: George için hazırladığı ve o dönemde bilinen en küçük repeater özellikli saati tasarlamasıyla ünü daha da arttı ve deyim yerindeyse kapısında kuyruk oldu. Bir düşünün, İngiltere Kralı için saat üreten bir atölyeden saat almayı kim istemez ki?

A_At_the_court_of_King_George_-.jpg

Bu noktadan sonra dünyaca ünlü kâşiflere, kaptanlara, maceracılara ve deniz yoluyla seyahat eden gezginlere Chronometer saatler üreterek yoluna devam etti. Amiral Harland, Kaptan Cook, David Livingston ve Kaptan Phipps ( pek de ünlü olmayan Kaptan Phillips ile karıştırmayalım ) ve Napolyon Bonapart gibi isimler Arnold marka Chronometer saatlerin ünlü kullanıcıları arasında yerini aldı.

B_To_the_applause_of_his_fellow_citizens.jpg

John Arnold’un önemli özelliklerinden biri de kendisine eşlik etmesi için seçtiği kişilerdi. Bunların arasında elbette en önemlisi yakın dostu ünlü Breguet markasının sahibi Abraham-Louis Breguet idi. Kariyerleri boyunca birbirinin fikirlerinden yararlanan iki usta için ticari sırlarını da paylaştıklarına dair söylentiler bile çıktı. İlginç bir şekilde ikilinin oğulları da bu birlikteliği farklı bir boyutta da olsa devam ettirdi. Breguet’in oğlu Arnold’un yanında çalışırken, Arnold’un oğlu da Breguet’nin Paris’teki atölyesinde ustalığını geliştiriyordu. Bir süre sonra Paris’ten dönen John Roger Arnold babasının yanında çalışmaya başladı ve bu sayede Arnold & Sons kurulmuş oldu. Marka tam üç sene boyunca İngiltere Kraliyet Donanması’nın resmi saat tedarikçisi oldu.

C_Arnold_and_Breguet.jpg

John Arnold’un 1799 senesinde hayata gözlerini yummasının ardından bayrağı devralan John Roger markanın yeni yüzü haline geldi. 40 yıldan fazla bir süre markayı sürekli ileriye taşıdı, pek çok farklı patenti firmasına kazandırdı ve nice ünlü kişiye saat üretti. Arnold & Son, 1843’teki ölümünün ardından markayı satın alan Charles Frodsham’a kadar 50 seneden fazla bir süre aile şirketi özelliğini korudu.

K_John_Arnolds_son.jpg

Marka 1995 senesinde tekrar hayata geçirildi. Karışık yorumlarla karşılanan bu yeni oluşum 2012 senesinde 64 milyon İsviçre Frangı karşılığı Japonya’nın dev saat üreticisi Citizen tarafından satın alındı. Bu durum hem endüstride hem de saatseverler arasında şok etkisi yarattı. Saatlerle ilgili istediğiniz herhangi bir forumda bu konuyla ilgili arama yapın, farklı hissiyatlarla yazılmış binlerce yoruma ulaşırsınız.

 “ Satılmış mı? Böylesine high end bir markayı satın almak Citizen’e mi kalmış? “    

Yapılan anlaşmaya nereden bakarsanız bakın, değişmeyen bir gerçek var. Arnold & Son kısa zamanda ve çok etkili bir şekilde gündeme geldi. Bazı filmlerde ve TV dizilerinde onların saatlerini görebilirsiniz. Buna en yakın örnek ise HBO’nun Ballers dizisi. Saatler dizide yer alan karakterlerin adeta vazgeçilmez birer parçası haline gelmişti. Elbette hepsi Arnold & Son markaydı.

arnold-and-son-1.jpg

Aslında bu hiç de kötü bir şey değil. Arnold & Son, sahip olduğu zengin geçmişinin de desteğiyle mükemmel saatler yapmaya devam ediyor. HM Perpetual Moon’un çarpıcı mavi kadranını veya Time Pyramid’in nefes kesen işçiliğini görmemek mümkün mü?

Arnold & Son, geçtiğimiz günlerde Sotheby Müzayedesi’nde dudak uçuklatan 722,300 USD fiyatla yeni sahibine merhaba diyen 23/78 Chronometer modeliyle dünya rekoru kırmış ve yine gündeme oturmayı başarmıştı. Bu kapanış fiyatı tüm beklenti ve tahminleri misliyle geride bırakmıştı. 1781 senesinde üretimi tamamlanan saat türünün orijinal kalabilmiş tek örneği olarak biliniyor.

Lot-38-a-John-Arnold-watch-circa-1781-sold-for-722-318-at-the-Sotheby-s-auction-Sotheby-s-1.jpg

Bundan 30 sene önce, üzerinde antika bir saat bulunan eski bir şömine başı restorasyon için bir atölyeye gelir. Antika parçanın içinde yer alan Chronometer saatin üreticisine ait isim silinmiş, yerine de sahte bir üreticinin ismi özensiz bir şekilde kazınmıştır. Parçayı tamir etmek üzere kurcalamaya başlayan usta saatin arkasına açtığında bir şey fark eder: Saatin mekanizmasında gayet net bir şekilde “Arnold 294” yazmaktadır. Saatin kaybolan gemiden nasıl kurtulduğu, neden üzerindeki orijinal baskının silindiği hala gizemini koruyor. Biri saatin çalıntı bir mal olduğunu kapamak için mi böyle bir yola başvurmuştu? Saat gemiden nasıl kurtulmuştu? Kim onu bir şömine başı haline getirmişti?

Arnold & Son gibi entrika ve gizeminde gayet eski bir tarihi olduğu aşikâr...