Almanya’nın üstün işçilik ve sade dizaynlarıyla saatseverlerin beğenisini toplayan butik markası Sinn’in en çok sözedilen modeli U1’i mercek altına aldık.

Dalgıç saatleri “ tool watch ” konseptine en iyi cevap veren saat tiplerinin başında geliyor.

Oldukça dayanıklı yapıları, su basıncına dayanıklılık konusunda günlük ihtiyaçların fazlasıyla üzerinde seyreden değerleri ve çoğunlukla sade ancak işlevsel dizaynlarıyla hemen hemen her saat severin koleksyonunda en az bir ad bulunan dalgıç saatleri pazar payı olarak da ciddi bir orana sahip.

Kutu

Makul kalitede karton bir kutu içinde gelen Sinn U1’in geneline hakim sade ve işlevsel dizayn kendini kutuda da belli ediyor.

Kasa / Arka Kapak

Sinn U1 44mm çapında bir kasaya sahip.

Saatin metal aksamı için denizaltı yapımında da kullanılan özel bir çelik kullanılmış. Özellikle deniz suyu ve basıncın olumsuz etkilerine karşı azami dayanıklılık sağlayan bu çelik, saatin tüm metal aksamı için tercih edilen mikro kumlama tekniğiyle birleşince ortaya mükemmel bir tool watch görüntüsü çıkmış.

Saatin özelliklerinin Almanca yazdığı arka kapak hem hafif bombeli yapısıyla hem de üzerinde yer alan Almanca ibareleriyle özellikle sade ve işlevsel Bauhaus dizaynından hoşlanan kullanıcıları kendine hayran bırakıyor.

Cam

Sinn U1’de çift taraflı yansıma önleyici kaplamaya sahip safir cam kullanılmış.

Kadranı her açıdan en iyi şekilde görmeye imkan veren düz forma sahip cam, bezelin hemen 1mm altında konumlandırılmış.

Camın 6 aylık kullanım zarfında en ufak bir yıpranma belirtisi göstermediğini de ekleyelim.

Bezel

Çelik bezel üzerinde klasik dalgıç bezeli indikasyonları yer almakta. Saat 12 noktasında ise fosfor özellikli bir üçgen yer alıyor.Saatin kadranını gölgede bırakmayacak sekilde dizayn edilmiş bezel yazıları saatin bütünlüğüne mükemmel uyum sağlıyor. Klik hissi olarak çok hafif bir oynama dışında gayet güven veren bezelin 15dk. noktasından 60dk. noktasına kadar olan kısmında kırmızı renk tercih edilmiş. Bezelde birden fazla renk kullanılması aşina olmadığımız bir durum değil ancak Sinn U1’de bu durum biraz farklı zira bezel işaretlemesinde genelde ilk 10 ila 15dk farklı indike ediliyor.

Bezel ile ilgili olarak söylemek istediğim önemli bir nokta var; Sinn bu saatin bezelinde “ Tegimenting ” denen özel bir teknik kullanmış. Sinn saatin belki de işlevsellik olarak en önemli unsurlarından olan bezelin aynı zamanda yıpranmaya karşı da en açık parça olacağını tahmin ettiğinden olsa gerek bezeli çeliğin sertlik derecesini arttıran Tegimenting işlemine tabi tutmuş.

Görsel olarak bakıldığında saatin geri kalanından bir ton daha koyu görünen Tegimented Bezel’ın uzun vadede yıpranma konusunda nasıl bir performans sergileyeceğini ben de merak ediyorum lakin yaklaşık 6 aydır sahip olduğum bu saatin çizilmeye karşı bariz en zayıf noktası olan klipsi bile neredeyse kusursuz formda durmaya devam ediyor.

Ayar Tepesi

Sinn U1’in optimal ebatta bir ayar tepesi var. Gevşetme ve sıkma işlemlerini rahatlıkla yapabiliyorsunuz ancak tepeyi gevşettiğinizde biraz kırılgan olduğunu düşünmeniz kaçınılmaz.

Saatin geneline hakim “ tank mermisine bile dayanır.. “ hissiyatı malesef ayar tepesi için geçerli değil. İşlevsel olarak gayet düzgün çalışsa da dayanıklılık hissi olarak Rolex Submariner’ın bir jenerasyon arkasından geldiğini söyleyebilirim.

Saat 3 noktası yerine saat 4 noktasına konumlandırılan ayar tepesinin özellikle saati koldan çıkartmadan ayarlamak isteyen kullanıcılara kolaylık sağladığı aşikar.

Kadran / Kollar

Öncelikle Sinn U1’in oldukça sade ve özgün bir kadranı olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum zira mevzu dalgıç saatleri ise özgünlük oldukça önemli bir parametre çünkü hemen hemen bütün modellerde Rolex Submariner’dan izler görmek mümkün.

Yelkovan, akrep ve saniye kollarının formlarına birebir uyan saat markörlerinin yakaladığı sadelik ve okunabilirlilik mükemmel. Her ne kadar insana saatin kadranının legodan yapıldığını da düşündürse, sade ve işlevsel kadran saatin geneline hakim Alman ekolünü hemen belli ediyor.

Saat 4 hizasında tarih penceresi bulunuyor.Açıkçası saatlerde tarih özelliğinden hiç hazetmeyen bir kullanıcı olarak durumdan memnun olduğumu söyleyemem ancak özellikle tarih diski arka plan rengi ve kadran arasındaki uyumdan ötürü rahatsız da hissetmiyorum.

Fosfor

Sinn U1 fosfor konusunda da gayet başarılı. Kadran ve kollarda kullanılan SuperLuminova fazlasıyla yeterli.

Bilezik / Klips

İncelemeye konu çelik bilezikli model düşünüldüğünde 200gr’ı aşan ağırlığıyla Rolex Deep Sea Sea Dweller’ı aratmayan U1’in kasasıyla fevkalade uyumlu dizayn edilmiş bileziği bu hatrı sayılır ağırlığı kolda gayet başarılı bir şekilde dağıtıp uzun süreli kullanımlarda bile rahatszlık vermiyor.

10mm.’lik ekstra uzunluk sağlayan dalgıç uzatma parçası her ne kadar işlevsel de dursa bileziğin genel formuna göre biraz kırılgan hissettiriyor.

Mikro ayar konusunda da yeterli performans sergileyen klips yine Rolex Submariner’ ın son nesil bileziği ile kıyaslandığında eski teknoloji kalmaktan kurtulamıyor.

Sinn U1 incelemeye konu modelin yanında kauçuk kayış ile de sunuluyor.

Oldukça başarılı ve kaliteli bir kauçuk kayışa sahip Sinn U1 yine bu kayışla kullanılabilecek iki tip de klipse sahip.

Standart ve Kompakt olarak ayrılan bu klipslerden Standart olan oldukça uzun bir yapıya sahip. Uzun olmasının nedeni de iç tarafında bir dakgıç uzatma parçası barındırıyor olması.

Çelik bileziğin üzerindeki klipsten daha kaliteli ve şık durduğunu düşündüğüm bu standart tip klipsin malesef hiç de kullanıcı dostu olmayan bir özelliği var: Klips üzerinde mikro ayar yok.. Günümüzde pek çok modelde olduğu gibi Sinn de U1 ( ve diğer modelleri ) için kesilerek kısaltılan bir kauçuk kayış formu seçmiş. Ancak standart klips üzerinde mikro ayar olmadığından kesme işlemini çok dikkatli yapmanız lazım zira yanlış bir hareket size yeni bir kauçuk kayışa ( ve hatta yeni bir de klipse zira Sinn kauçuk kayışlarını klipssiz satmıyor..! ) mal olabilir.

İşte bu olumsuz durumu bertaraf etmek için ise kompakt klips imdadınıza yetişiyor. Standart versiyona göre daha kısa olan klipsin içinde uzatma parçası yok.. Kelebek formunda iki yana katlanarak açılan klipsin üzerinde yer alan sağ ve sol parçada ikişer ad. mikro ayar delikleri son derece kullanışlı.

Yine standart tokayı fazla büyük veya kalın bulan kullanıcılar için de kompakt toka tek çözüm niteliğinde.

Kalibre

Kalibre olarak ETA 2824-2’nin tercih edildiği Sinn U1 için açıkçası bu alt başlıkta söyleyecek pek de söz bulamıyorum zira kalibre üzerine düşen görevi gayet iyi yerine getiriyor.

Bendeki saatin günlük zaman tutması +7sn/gün şeklinde. ETA 2824-2’ün iyi bir kalibrasyonla pekala COSC standartlarına yakın performans sağlayabileceğinden eminim ancak açıkçası birkaç sn. için saati kurcalatmaya gerek duymadım.

Fiyat

Sinn malesef ülkemizde resmen temsil edilen bir saat markası değil lakin Internet üzerinden alım yapma imkanı var elbette.

İncelemeye konu modelin ABD listesi 2120,00 USD.

Değerlendirme

Açıkçası kendim de “ masabaşı dalgıçları “ grubuna mensup olduğumdan profesyonel kullanım anlamında saatin performansı hakkında pek de bir yorum yapamayacağım ancak gerek seçilen malzeme kalitesi, gerek işçiliğe gösterilen özen ve dizaynda ön planda tutulan sadelik ve işlevsellik düşünüldüğünde saati fevkalade başarılı bulduğumu söyleyebilirim.

Bütün bu olumlu özelliklerin üstüne kaliteye verdikleri önemle bilinen Alman mühendisliğini ve sokakta rastlama şansınızın kuvvetle muhtemel olduğu onlarca Rolex Submariner benzeri saat arasından açık bir farkla sıyrılan butik dizaynı da eklersek sağlam, işlevsel ve özgün bir “ tool watch “ dalgıç saatine kavuşmuş olduğumu düşünüyorum.

Olumsuzluk olarak yegane bahsedebileceğim unsurlar saatin ağırlığı ve mikro ayara izin vermeyeb standart klipsi olabilir ki bu unsurlar da kullanıcı tercihlerine göre kendi kendini bertaraf edebilecek zafiyetler.