Swatch Group bünyesinde faaliyet gösteren markalardan olan Rado, Baselworld 2016 kapsamında tanıttığı yeni modelleri ile sayfalarımıza konuk oldu.
Geçmişten gelen tecrübesi ile birlikte özellikle seramik malzemesi üzerinde yoğunlaşan Rado, sadelik ve işlevselliği ön plana çıkaran yeni modelleri ile klasik çizgisini korumaya devam ediyor. Genel anlamda ‘’incelik’’ konseptini vurgulayan yeni modellerin ortak özelliği ise son derece sade tasarlanmış çizgilerin arasında insanı şaşırtan detaylara da başarıyla yer verebiliyor olmaları.
RADO True Thinline Collection
Yenilikler parantezinde ilk gözümüze çarpan ürün grubu ‘’ True Thinline’’ serisi oldu. Koleksiyona ismini veren modeller 4.9mm ve 7mm gibi oldukça ince tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Özellikle 4.9mm kalınlığıyla neredeyse kolda yokmuş hissi veren modelin Rado’nun şimdiye kadar ürettiği en ince saat olduğunu da ekleyelim. Koleksiyonda yer modeller yekpare seramik kasaları ve sade olduğu kadar akıcı çizgiler de taşıyan tasarımları ile markanın geleneksel değerlerini başarıyla yansıtıyor.
Özellikle seramik işleme konusunda sektörün öncü markalarından olan Rado, bu konudaki uzmanlığını konuşturan teknik dokunuşları da ihmal etmemiş. Genelin aksine içinde herhangi bir metal iskelet barındırmayan, enjeksiyon yöntemi ile üretilmiş seramik teknolojisine yer veren Rado bu materyale ne denli hâkim olduğunu da gözler önüne sermiş. Aynı teknoloji ile üretilmiş seramik bilezik ile beraber incelik ve konfor konusunda ‘’benchmark’’ kabul edilebilecek True Thinline koleksiyonu kesinlikle çok başarılı.
Quartz mekanizma ile üretilen modeller 39mm çapa sahip beyaz, siyah ve plazma seramik kasalar ile geliyor. Rado’nun patentli ürünü Plasma Ceramic ise kesinlikle yakından görülmesi gereken bir malzeme. Seramiğin teknolojik tüm avantajlarını bünyesine barındıran bu yeni alaşımın en büyük özelliği ise koyu tonlarda ve krom parlaklığında bir görüntüye sahip olması.
Son derece sade hatlara sahip olan modellerin kalbinde yer alan ETA Quartz mekanizma sadece 1mm kalınlığında. Minimalist tarzda tasarlanmış kadranlar ise kasa renklerine uygun alternatif renk seçenekleri ile sunuluyor. True Thinline Quartz modelleri pilli mekanizmaları nedeniyle belki sadık mekanik saat kullanıcıları için uygun bir seçim olmayabilir ancak Minimalist tasarımlardan hoşlanan, sade ve modern tarza sahip kullanıcılar için ise kesinlikle nokta atışı modeller.
Serinin bir de mekanik versiyonu mevcut: True Thinline Skeleton. 40mm kasa çapına ve iskelet formunda tasarlanmış ETA 2892 tabanlı mekanizmaya sahip model sadece 7mm kalınlığındaki kasasıyla ismini fazlasıyla hak ediyor. Quartz versiyonlardan farklı olarak biraz daha sportif bir kadran tasarımına sahip bu özel modelin üretimi ise toplam 99 adet ile sınırlandırılmış.
RADO True Open Heart Collection
Markanın Baselworld 2016 kapsamında tanıttığı bir diğer ürün grubu da True Open Heart Collection. Aynı tasarım detaylarını paylaşan iki farklı modelden oluşan koleksiyonda yine yekpare kasa formuna yer verilmiş. Swatch Group altında faaliyet gösteren farklı markalara ait birçok modelde görmeye başladığımız 80 saat güç rezervli ETA C07.631 mekanizma ile hayat bulan koleksiyonun en önemli özelliği şüphesiz sıra dışı iskelet kadranı. Sektörde yaygın olarak kullanılan perfore kadran tasarımı yerine tamamen farklı bir iskelet formu sunan modelin kadranı 0.6mm kalınlığında doğal sedeften üretilmiş. Daha önce benzerine hiç rastlamadığınız bir iskelet kadran deneyimi sunan modelin meraklı bakışları üzerine toplaması kaçınılmaz.
Sedef aslında saat endüstrisinde oldukça yaygın olarak kullanılan bir malzeme ancak hemen hemen tüm sedef kadranlarda o farklı tonlara bürünen canlı renk geçişlerini sağlayabilmek için kadranların arka kısımlarının boyanması gerekiyor. True Open Heart modellerinde ise sedef tüm doğallığıyla kullanıldığından sanki mekanizmanın üzeri organik bir film ile kaplanmış gibi bir görüntü ortaya çıkıyor.
Farklı iki renk tonu bulunan modellerin üretimi 500 adet ile sınırlandırılmış.
RADO Hyperchrome Ultralight
Rado’nun Baselworld 2016’da tanıttığı modellerden arasında yine ilgimizi çeken diğer bir saat de Hyperchrome UltraLight oldu.
İsminden de anlaşılacağı üzere hafiflik teması üzerine yoğunlaşan modelin bu konuda gayet başarılı olduğunu söyleyebiliriz.
Sadece 56gr ağırlığında olan modelin kasa ölçüleri ise 43mm X 11.2mm olarak tasarlanmış. Silicon-Nitride alaşımlı ultra hafif seramikten üretilen kasanın ön ve arka tarafında yansıma önleyici kaplı safir camlar yer alıyor.
İleri teknoloji ürünü materyalleri, sade ve işlevsel tasarım detaylarıyla son derece başarılı bir şekilde harmanlayan modele hayat veren mekanizma ise ETA Caliber A31.L01. 21 taşlı otomatik mekanizma 28800vph hızında çalışıyor ve tam kurulumda 64 saat güç rezervi sunuyor. Teknik anlamda fevkalade başarılı olan mekanizmada, hayat verdiği tasarım ile uyumlu anodize alüminyum köprüler ve siyah rotor kullanılmış.
Gri renkli kalın Nato kayış ve titanyum toka ile sunulan saatin üretimi ise 500ad ile sınırlandırılmış.
RADO DiaMaster Grande Seconde Collection
Objektiflerimize takılan son ürün grubu ise Rado DiaMaster Grande Seconde Series. Geçtiğimiz yıl yine Baselworld kapsamında tanıtımı yapılan ürün grubunun son halkaları olan modeller ana kadranın dışında yer alan ve ayrı tasarlanan saniye kadranlarının genelinin aksine pek de küçük olmayan saniye alt kadranları ile dikkat çekiyor. 43mm kasa çapıyla oldukça iddialı bir duruş sergileyen modeller yine markanın kendi geliştirdiği patentli malzemesi Plasma Ceramic alaşımdan üretiliyor. Calibre ETA 2899 mekanizma ile hayat bulan modellerin ön ve arka tarafında safir camlara yer veriliyor.
Asimetrik yerleştirilmiş iki ayrı kadran tasarımı ile ön plana çıkan modellerin özellikle farklı ve özgün tasarımlardan hoşlanan saat severlerin ilgisini çekeceğinden eminiz.
