İsviçre Saat Endüstri’sinin köklü isimlerinden Zenith, geride bıraktığımız 2015 senesinde 150. kuruluş yıldönümünü kutladı.
Zenith Elite Chronograph Classic, bahsetmeye değer pek çok olumlu özelliği bünyesinde barındıran bir model. Bu özelliklerden ilk göze çarpanı şüphesiz saatin mekanizma olarak markanın adını saatçilik tarihine altın harflerle yazdıran kalibresi El Primero’nun rafine edilmiş halini kullanıyor olması. Markanın farklı ürün gruplarına ait seçkin modellerinde görmeye alıştığımız bu mekanizmanın, Elite Chronograph Classic modelinde de yer alıyor olması kesinlikle memnuniyet verici bir özellik.
İşin yenilik kısmına gelecek olursak durum biraz daha farklı. Bunu kendi sübjektif yorumumla birlikte özetlemeye çalışayım; Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim üzere Zenith beğenmekten öte saygı duyduğum bir marka. Marka değeri ve mekanizma tasarlamadaki know-how’ı özelinde bakacak olursak sektörün en önemli isimlerinden biri olduğunu düşünüyorum. Buraya kadar yazdıklarımın “ Ancak.. “ ile başlayacak yeni bir paragrafın geleceğine işaret ediyor olduğunu farketmişsinizdir..
Ancak, Zenith geçmişinde bence oldukça zor bir dönem geçirdi. Bu bahsettiğim dönem, markanın fanatiklerini üzen, ya da en azından markaya bakış açısı benimle benzerlik gösteren saat severlere “ E bu olmuş mu şimdi..? “ dedirten modellerin ortaya çıktığı dönem.. Yani “ Thierry NATAF “ dönemi..
Açıkçası ben bu dönemi, markanın özünden uzaklaştığı, geçmişinden kalan mirasın kıymetini unuttuğu ve bir moda markası gibi gelip geçici akımları andıran tasarımlara yer verdiği, karanlık bir dönem olarak görürüm. Nataf’ın başkanlık ettiği dönemde markanın dünya çapında satışlarının arttığını söyleyenler veya yine aynı dönemde üretilen Zenith Rainbow Diver modelini bile başarılı bulduğunu dile getirenler elbette olacaktır ancak benim nazarımda Nataf’ın Zenith’e yaptığı ile Chris Bangle’ın BMW’ye yaptığı aynı şeydir.
42mm gibi oldukça modern bir çapa sahip olan kasa için 18K pembe altın ve paslanmaz çelik seçenekleri yer alıyor. Uzun ancak ergonomik şekilde kavisli tasarlanmış boynuzlar, 11mm kalınlıkla birleştiğinde hem son derece konforlu hem de fevkalade modern ebada sahip bir retro kronograf ortaya çıkıyor.
1950lerin ve 1960ların modellerini andıran tamamı parlak kasayla uyumlu olarak tasarlanan kibar ayar tepesi ve geniş dikdörtgen formunda hazırlanmış kronograf butonları da yine vintage hava ile mükemmel uyumlu duruyor.
El Primero ailesine mensup diğer mekanizmalar ile karşılaştırıldığında Elite Chronograph Classic için tercih edilen versiyonun oldukça sadeleştirildiğini söyleyebiliriz. Bu durum kendini kadranda hemen belli ediyor. Yine retro havaya uygun şekilde bi-compax formda tasarlanan kadranda sadece iki adet alt kadran yer alıyor. Tarih fonksiyonuna yer vermeyen kadran, sadeliğiyle insanı kendine hayran bırakıyor. İnce tercih edilmiş font ve çizgilerden oluşan marka ismi ve yıldız amblemi dışında herhangi bir endikasyon barındırmayan kadran için gümüş renk üzerine sun-burst dediğimiz yüzey formu tercih edilmiş. Bu detayda da retro karakterden ödün vermeyen Zenith, adeta saatin ait olduğu ürün grubunu olan “Elite” kelimesinin anlamını gerçek hayatta gözler önüne seriyor.
“ Saatin retro karakteri.. “ diye başlayan cümlelerimden belki sıkıldınız ama kadranın üzerinde yüksek bir şekilde yer alan, kenarları bombeli tasarlanmış safir camı bilmiyorum başka ne şekilde anlatabilirim.
Saatin tamamı parlak kasası ile uyumlu şekilde indeksler ve kollar da parlak tasarlanmış.
Saate hayat veren El Primero kalibreye yabancı olmadığımızdan bahsetmiştim. Güncel referansı ile Calibre 4069 olarak bilinen bu mekanizma, dünyanın ilk otomatik kronograflarından biri olarak tanınıyor. 36.000vph çalışma hızıyla dünyanın ilk Hi-Beat ( yüksek vuruş ) kronograf mekanizması ünvanını da taşıyan 4069 tam kurulumda 50 saat güç rezervi sunuyor.
Markadan beklendiği üzere görsel detaylar da en ince ayrıntısına kadar ele alınmış. Kolon çarklı ve dikey kavramalı düzeneğe sahip mekanizmanın kasa ve köprülerinde perlage tarzı tercih edilen dekorasyon rotor üzerinde ise Cotes de Geneve formunda işlenmiş.
Siyah ve kahverengi timsah derisi kayış ile sunulan modelin kasa materyaliyle uyumlu paslanmaz çelik ve 18K pembe altın katlanır klipsi de bulunuyor.
Sonuç olarak karşımıza son derece dengeli tasarlanmış, vintage havası fevkalade dozunda empoze edilmiş ve modern gereksinimleri de göz önüne alarak optimum ebatta boyutlandırılmış, gerçek bir Zenith Chronograph çıkıyor. Özellikle son dönemde El Primero Original 1969 ile tekrar ilgimi çekmeye başlayan Zenith’e, bu mükemmel retro dress kronografı Elite Chronograph Classic için naçizane teşekkürlerimi sunuyor ve özellikle bu saatin özelliklerine sahip bir model arayan saat severlere daha fazla araştırma yapmalarına gerek kalmadığını belirtiyorum.