Horoloji denince aklıma gelen en önemli olgu tarihçe oluyor. Markalar her yıl kendilerini geliştirme çabalarının yanı sıra yeni modellerle de boy göstermeye çalışıyorlar. Bununla beraber kendi tarihçelerini de öne çıkararak piyasadaki bilinilirliklerini de arttırma peşine düşüyorlar.
Saatçilik devamlı gelişiyor. Gün geçmiyor ki markalar yeni kalibrelerle, farklı kasa materyalleriyle ve limitli üretim özel modellerle boy göstermesin.
Bu zorlu yarışın içerisinde bir de markaların kendilerini ispatladıkları, tarihlerine mal olan ve gördüğünüzde hemen markanın ismini size hatırlatan modeller var.
Kişiye ve zevke göre değişmekle beraber birçok saat tutkunu bu yeniliklerden daha çok, kalıcı olduklarını düşündükleri ve markanın imzası haline gelmiş modellere öncelik veriyorlar.
Bugün elimdeki saat de bu modellerden bir tanesi. 1997 yılında Vendome gruba geçen Officine Panerai’nin birçok ilki denediği modellerinden biri. Kısaca saymak gerekirse ;
- İlk Submersible kasa
- İlk titanium kullanılan saat
- İlk Hobnail yani gofret desenli kadran
- İlk Kauçuk kayışlı model
Piyasaya sürüldüğü ilk yıl olan 1998’de 1500 adet üretilen PAM0025, hiç ara verilmeden 2013 yılına kadar koleksiyondaki yerini koruyabilmiş bir model. Bu başarıyı yakalamış bir tek model daha var ki o da yine bir Submersible olan PAM0024.
Basitçe anlatmak gerekirse ; 44 mm’lik Luminor kasaya, dalgıç saatlerinde görmeye alışkın olduğumuz döner bezel eklenerek, Submersible kasa oluşturulmuş.
Bilekte gayet konforlu olan saatin titanyumdan yapılmış olması bazıları için çok keyifli olabilirken bazı saat severler içinde dezavantaj olabiliyor. Nispeten küçük boyutları ve hafifliği, saatin bilekte gerektiği gibi hissedilmemesine de sebep olabiliyor.
Panerai’nin ünlü tepe koruması bu modelde de bulunuyor ve bence bezelle birlikte harika bir görüntü veriyor. Kolayca açılıp kapanan bir kol ile sıkıştırılan tepe saati ayarlarken gayet kullanışlı.
Birçok dalış saatinde olduğu gibi net bir görüş veren kadranda “Hobnail” yani gofret efekti kullanılmış. Panerai’da çok sık görmediğimiz bu kadran tipi son dönemde benim de sahibi olduğum, 2014 yılının limitli özel üretimlerinden olan PAM00569’da da kullanılmıştı.
Kadrandaki iskelet görüntülü akrep ve yelkovan, desenli kadranın üstünden sorunsuz okunabiliyor.
Metal çemberlerin içine doldurulmuş eski görünümlü ekru renkli luminova, saatin ilk çıktığı senelerde tritum materyali kullanılarak üretilen kadranlarını hatırlatıyor.
Yazılar için ise, beyaz renk kullanılarak hafif kontrast yakalanmış ve sportif dalış saatine hoş bir görünüm verilmiş.
Safir kristal cam kullanılan PAM0025’de tarih göstergesi üzerinde içerde duran büyüteç kullanılmış. Görevini başarıyla yapıyor olmasının yanı sıra camın yüzeyinin bozulmamış olması da bir avantaj.
Bezel tüm dalış saatlerinde olduğu gibi tek tarafa hareket edebiliyor. Biraz sert olmasına rağmen fazla güç harcamadan döndürülebiliyor.
Saatin arka kapağı da titanyum ve döndürülerek açılıp kapanabiliyor. Bu sayede su geçirmezlik değeri 300 m ye kadar çıkabiliyor. Dalış saatlerinde çok daha yüksek değerler görülebilmesine rağmen bence bu da yeterli bir değer.
Amatör bir kullanıcının benzer saatleri maksimum 15-20 metrelik dalışlarda kullanacağını varsayarsak 300 metrelik değer fazlasıyla yeterli olacaktır.
Kapağın altında ise Panerai’nin dışarıdan temin ederek birçok modelinde kullandığı OP III kalibre var. Temelinde “Valjoux 7750-P1” olan kalibre otomatik olmakla beraber 42 saatlik güç rezervi sunuyor. 7750, kronograf fonksiyonlu kalibreler içinde en bilineni ve en çok kullanılanıdır. Bu modelde ise kalibre kronograf modülü çıkartılarak kullanılmış.
Saati kendi kendine kurmaya yarayan rotor içeride dönerken fazla ses yapıyor ama yine de rahatsız edici düzeyde değil.
PAM0025 satışa çıktığı ilk günden beri kauçuk kayış ile geliyor. Dalış saati konseptinin vazgeçilmezi olan bu detayın katlanır klipsle tamamlanması ise normal kullanımda kolaylık getirse de dalış kıyafetleri üzerine takılmak istendiğinde ise klipsi tekrar ayarlamak gerekiyor.
İncelediğim saate takmış olduğumuz kanvas kayışın ise titanyum kasa rengi ve gofret desenli kadranla mükemmel bir uyum sağladığını düşünüyorum.
En son 2013 yılında 100 adet üretilen PAM0025’i bazı butik ve yetkili bayilerde bulmak mümkün. Panerai’nin giriş seviyesi saatlerinden biri olup markayı tam olarak yansıtan bu modelin satış fiyatı 7.300 euro. Koleksiyonuna tek bir Panerai modeli eklemek ya da marka ile tanışmak isteyen saat severler için önerebileceğimiz bir model.